Ahmed Cevdet Paşa kitaplarını, Ahmed Cevdet Paşa sözleri ve alıntılarını, Ahmed Cevdet Paşa yazarlarını, Ahmed Cevdet Paşa yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Devletin masrafları çok olduğu için hazine açık üzerine açık veriyordu. Bu hâle çare bulmaya defterdar Reşit Süleyman Efendi’nin gücü, bilgisi yetmiyordu
Rusya’nın ısrarı üzerine Sinop’ta bir konsolos bulundurulmasını Osmanlı Devleti kabule mecbur olmuştu. Sinop halkı şimdiye kadar Rus bayrağını kendi şehirlerinde çekilmiş görmedikleri için telaşa düşmüşler ve konsolosluk önünde birikerek bağırıp çağırmışlardı
Hacı Selim Ağa söz aldı:
“Moskoflar Kırım’ı şimdi mi zaptetti ki? On senedir elinin altında tutuyor. Önceleri adı var, kendi yok bir han vardı. Şimdi sadece o yok. Başka bir fark var mı sanki. On yıldır ses çıkarmadığımız yerden Şimdi çık.” diyebilir miyiz?
Gün geçtikçe, Rusya’nın hırsına bilmeden buna alet olan Avrupa devletleri, bu davranış ve aldanışlarından ne kadar pişman olacaklar, ne kadar dövünecekler ama o zaman iş işten geçmiş olacak.
Hiç değilse Osmanlıların Avrupa’da sadece kargaşalık ve hatta zulüm vasıtası ve sebebi olduklarını durmadan yayan insafsız ve asılsız propagandanın önüne geçilmiş olabilirdi
Hâlbuki bizim devlet adamlarımız, her Müslüman görüneni bizden ve Hristiyan olanı tam manasıyla bizim aleyhimize anlaşmış sayarak, politikalarını körü körüne yürütme yolunu tuttular.
Osmanlı Devleti, yalnız yakınlarıyla değil, bütün Avrupa devletleriyle anlaşmak zorunda idi. Bütün bu devletlerin, plan, program ve politikalarının ne olduğunu bilmeli ve ona göre davranmalı idi
Osmanlı Devleti, Nemçe’nin Eflak-Boğdan’da bir uçtan hak iddia etmeye, aynı yoldan yürüyüp Eflak ve Boğdan beylerinin seçimine karışmaya başladığını da görmek, buna da susmak ve boyun eğmek durumuna düştü