Aylardan haziranmış gibi
Yağmurun dövdüğü bir gelincik
Eğiverir başını
İşte tam da böyledir
Bir adamın boynu bel verdiğinde
Miğferinin tunç çanağı
Eğiverir başını
Zavallı ARKEPTOLEMOS
Bir an vardı
Sonra yok
Denizin mavi çiçeği gibi
Rüzgârın zedelediği
Nasıl yağmur-rüzgârı
Kabadayılık ederse ılıman rüzgâra
Döverek dev yumuşak aydınlık bulutları
Derin rüzgâr kepçeleri
Denizi döndürür dalgaya
Köpük takip eder gezinen rüzgârları
Bin ayak yukarıda
Bir rüzgar-mırıltısı gibi
Başlar bir dalgalar şayiası
Tek bir uzun nota giderek yükselen
Su derinden iç çeker
Bir kara-titremesi gibi
Batı rüzgarı tarlada boydan boya estiğinde
Umarak arayarak
Yok bulunacak bir şey
Mısır sapları yeşil başlarını sallar
Alice Oswald, T.S.Eliot ödülü dahil olmak üzere pek çok ödüle sahip bir şair.
Harfa Yayınları’ndan yayımlanan Abide ise 2013 yılında Warwick Yazı Ödülü’nü kazanmış.
Homeros’un İlyada’sının yeniden-yazımı, Abide.Hikâyesinden çok atmosferinin çevirisi diyor şair.
İlyada’da kaydı düşülen bireysel askeri hikâyeleri anlatırken, Troya ölülerini birer sayı olmaktan çıkarmayı amaçlıyor.
Abide: Bir İlyada Kazısı, sözlü bir mezarlık, Troya Savaşı’nda yitirilenler için dikilmiş bir abide...
Yazarına 2013 Warwick Yazı Ödülü’nü kazandıran kitap yenilikçi bir anlatımla okuruyla buluşan bir İlyada çevirisi...
DAHA ÖNCEKİ ÇEVİRİLERDEN FARKI
destanın hikâyesini değil atmosferini çevirmesi...
Evet, doğru okudunuz. Pek çok farklı dokunuşla övülen İlyada’yı değil tıpkı eski çağ eleştirmenleri gibi destanın
“enargeia”sını methediyor.
(Enargeia : Eski yunancada "işini yapıyor olma, işler halde olma, işte olma, işlerlik")
Hatta diyebiliriz ki ozanın yerine geçerek adeta yas törenini yönetiyor ve savaşta kaybettiklerine ağıtlar yakan kadınlara yol gösteriyor.
Homeros' un Yunanca İlias adını taşıyan, İlyon ya da Troya olarak anılan kent destanı pek çok defa kaleme alındı, alınacaktır da...
Pek çok farklı baskısını okuduğum destanın Alessandro Baricco’nun Homeros, İlyada
metninden sonra epik-lirizmin doruklarında gezdiği en farklı yorumu diyebilirim.