Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Astrid Scholte Yorumları ve İncelemeleri
Astrid Scholte yorumları ve incelemelerini, Astrid Scholte kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Astrid Scholte puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
uzun süredir böyle entrikaların ve bir ters köşelerin olduğu bir kitap okumamıştım. bir oturuşta biten ve dünyasına kolayca adapte olacağınız bir kitap. başrol kızın güçlü ve kendini savunabilen bir karakter olması beni kitaba daha çok çekti.
Kiera küçüklüğünden beri hırsızlık yapması için eğitilmiş bir kız ve patronunun emriyle birlikte yoldan geçen bir ulağın mesaj kutusunu çalmasıyla beraber kitaba başlıyoruz. Ne yazık ki bu mesaj çipinde bütün ülkeyi karıştıracak bir haber var. Kraliçeler öldürülmüş ve katilin bulunabilmesi için ulağın bu mesajı saray yetkililerine götürmesi gerek. Kiera Çip'in içindeki mesajın bu kadar önemli olduğunu bilmediği için bakmadan patronuna satması için veriyor. Daha sonra bir şekilde eğer mesajın istenen yere ulaşmazsa ulağın öldürüleceğini öğreniyor ve bu seferde patronundan mesaj kutusunu çalmaya çalışıyor ve ne yazık ki iş üstünde yakalandıkları için ulakla beraber zar zor kendilerini camdan denize atarak oradan kaçıyorlar ve belli şartlarda anlaştıktan sonra birlikte saraya mesajı ulaştırmak için yola koyuluyorlar. Bizse bu sırada bir Kiera'nın bölümlerini okuyoruz birde tek tek bölge kraliçelerinin ağzından öldürülme sahneleriyle birlikte sarayda olan olayları okuyoruz...
Öncelikle kitabın türü fantastik olarak geçiyor ama asla fantastik bir kitap değil. Polisiye- cinayet türünde bir kitap. Okuyacaksınız bu konuda yanılgıya düşmeyin. Zaten bu kitap kurgusu gereği fantastiği kabul edebilecek türde bir ağırlıkta olamaz. Çünkü yeterince olay bütünlüğü zaten var ve cinayetlerin izini sürdüğümüz için çok rahat adapte olabiliyoruz okurken. Onun dışında polisiye olarak kurgulanmış bir dünyanın kraliçeler tarafından yönetilmesi polisiyeye yeni bir tat getirmiş resmen. Kitap nasıl bitti anlayamadım bile o derecede bir sürükleyiciliğe sahip. ilginizi çekiyorsa hemen alıp okuyun şiddetle öneriyorum..
öyle bir anıma denk geldi ki kitap çok iyi geldi. Ülkeler bir savaştan sonra dörte ayrılıyor ve her bölgeninde bir kraliçesi oluyor. Bu kraliçeler ortak bir noktada bir sarayda bir arada yaşıyorlar ve kendi ülkelerini "kraliçe yasası" adı altındaki kurallara göre yönetiyorlar. İsminden de anlaşılacağı üzere spoiler olmaz diye düşünüyorum kraliçeler teker teker ölmeye başlıyor. Kitapta bunu çözmeye çalışıyor anakarterlerimiz.
Şöyleki bu kitaba polisiye asla demezdim. Değil bence yani evet bir katil var ve kim olduğunu bulmaya çalışıyoruz ama polisiye okurken ki hissiyat bu kitapta yoktu bence. Daha çok gizem gibi.
Sevdiğim şeylerden bahsetmem gerekirse yazarın Kurgusuna bayıldım. Kitapta bir anakarakterin bir de kraliçelerin ağzından anlatılıyor. Normalde bu beni rahatsız ederdi ama buradaki olaya bayıldım. Okurken çook keyif aldım. Kitabın geçtiği evren olsun ülkenin yönetim biçimi olsun çok hoşuma gitti.
Sevmediğim yerler vardı. Mesela sonu beni tatmin etmedi. Çok hızlı ve basit gelişti her şey. Pek güzel değildi. Bir de anakarakterlerleri biraz daha fazla görmek isterdim biraz yüzeysel anlatılmışlarıdı.
Şahane Bir Roman
Aslında içinde hayali bir dünya olan romanları okumak küçükken ne kadar şahane gelse de aynı zevki bu yaşta da okuyunca alacağımı hiç zannetmezdim. Lakin yazar kurduğu dünyayı o kadar güzel işlemiş ki içinde ne bir eksiklik ne de bir fazlalık var.
Okurken bitmesini hiç istemediğim lakin başlayınca 2 gün içinde bitirdiğim bir roman oldu. Hayatımda başka bir yeri var artık bu romanın.
Baş karakterimiz Keralie ve Varin arasındaki ilişki, Quadra'yı yöneten 4 kraliçenin esrarengiz katli ve asla tahmin edemeyeceğiniz bir katil. Aksiyon,macera,gizem ve komedinin bir arada olduğu ütopik bir roman okumak isterseniz mutlaka okumalısınız.
Söylemek istediğim çok şey var ama hepsi de yeni okuyacak olanlara spoiler olacağı için söylemiyorum.
Sadece şunu söyleyeyim okuyup okumamak arasında kararsızsanız kesinlikle okumanızı öneririm. (Keyif alacağınıza eminim)
Kitap cidden ilgi çekici ama bir yerde hikaye kopuyor bir 50 sayfa sonra yeniden toparlaniyor filmi çıksa kesinlikle izlenir ama kitap halinde ki kopmalarin toplanması gerekir
Baş karakter Keralie bir yankesicidir. Yani bir hırsız. Bir ulağın mesaj kutusunu çalar ve bundan sonra öğrenmemesi gereken her şeyi öğrenmiş olur. Aynı zamanda çok güvendiği bir insanın gerçek yüzünü de görmüştür. Kime güveneceğini şaşırmış durumdayken bu ulak güveneceği tek kişi haline gelir. Bu satırlardan sonra maceramıza ulak Varin ve Keralie ile devam ederiz. Tek bildiğimiz şey kraliçelerin nasıl ölmeleri gerektiğidir. Kitap bu açıdan kendi kendine bize bir spoiler vermiş olur. Ama asıl olaylar daha yeni başlamıştır. Katil ve işbirlikçileri kim? Saraydaki kraliçeler neler saklıyor? Bu soruların tüm cevapları bu kitapta. Ayrıca kitabın distopik bir yönüde var. Çok değişik bir kraliyet kitabı adeta. Saray hayatı, kurallar, krallıklar her şey var. Bayıldım. Bir polisiye romandan fazlasını istiyorsanız buyrun.
368 syf.
7/10 puan verdi
3/5
7/10
Herkese selam.. Kaç gündür elimde sürünen ama bugün bir başlayınca bitirmeden bırakamadığım biraz fantastik, biraz polisiye, biraz da gizem olan bir kitap yorumuyla geldim; Dört Ölü Kraliçe.
Quadara, dört farklı bölgeye bölünmüş bir ülke.
Archia; basitliğe, çalışkanlığa ve doğaya önem veren tarım adası.
Eonia; teknolojiye, gelişime ve uyumlu topluma önem veren donmuş bölüm.
Toria; ticarete, meraka ve keşfe önem veren kıyı bölümü.
Ludia; rahatlığa, sanata ve eğlenceye önem veren keyif bölümü.
Her bölge bir kraliçe ile yönetiliyor ve hepsi aynı sarayda yaşıyor. Bir gün, kraliçelerden birinin öldürülmesi ile olaylar başlıyor. Toria'da yaşayan Keralie kendini bu olayların ortasında buluyor.
Yaratılan evren çok güzel işlenmiş. Her bir olay birbirine bağlanması her ayrıntı güzelce işlenmişti. Kraliçelerin hepsini sevdim ne çok iyilerdi ne çok kötülerdi ama fazla bir bağ kuramadım. Esas kızımızı ise çok sevdim. Gelişimi çok güzel işlenmişti. Konusu çok güzel işlenmiş dili çok akıcıydı.
Sadece bilmiyorum bir şeyler eksikti ya.. Evet şaşırttığı yerler oldu ama yine de bilmiyorum sanki biraz tatmin olmadım ya.
AMA BU ÖNERMEYECEĞİM ANLAMINA GELMİYOR TABİİ Kİ. FANTASTİK POLİSİYE OKUMAK İSTİYORSANIZ SAKIN KAÇIRMAYIN OKUYUN!!
10/10
Bu kitabın niye övülmediğini hiç anlamadım ama ömrümün sonuna kadar her arkadaşımı okuması için zorbalayacağım listeye eklendi . Uzun zaman sonra okuduğum en sürükleyeci romandı özellikle son 150 sayfası. Kurulan evren, karakterleri çok başarılıydı, zekice işlenmiş. Distopya, cinayet ve birazda aşk içermesi beni kitabın içine daha çok çekti.
Konusuna gelecek olursam; Quadara dört farklı bölgeden oluşuyor ve her bölgenin kendi kraliçesi var. Kitap ülkenin en iyi yankesicisi olan Keraile'nin bir ulağın mesaj kutusunu çalmasıyla başlıyor fakat ulağın ve Keraile'nin bilmediği şey ise o mesaj kutusunun içinde dört kraliçenin öldürülüşü olduğu. Kitapta da ikisinin beraber olup bu cinayetleri kimin işlediğini bulmaya çalıştığını okuyoruz.
Fantastik ve gerilimin bir arada olduğu, ilginç bir roman okuduğum için mutluyum :). Aslında seveceğimi pek düşünmeden başladım ama severek okudum. Sadece yorgun olduğum bir haftada başladığım için biraz yavaş okudum. Ama aslında oldukça akıcı bir kurgusu var. Kitabın geçtiği evren bana çok farklı geldi. Yazarın bu evreni, distopik bir kurguda kullanabileceğini de düşündüm okurken. Polisiye gelirim kısmının biraz zayıf kaldığı ve beni katil konusunda pek şaşırtmadığını da söyleyebilirim. Ancak olaylar, iyi bir şekilde bağlandı. Varin ve Keralie çiftini biraz daha okumak isterdim :(. Pek polisiye gelirim okumayan ama fantastiksever okurların severek okuyacağı bir roman olduğunu düşünüyorum :)