Harlequin kitaplarından bildiğim, çok okuduğum ve sevdiğim bir yazar. Bu kitabı da tipik bir Harlequin örneğiydi. Ama çok daha iyi kitaplarını okumuştum.
Daniel Moretti hem zenginliği hem de ailesi düşünülerek yetiştirilme tarzından dolayı kadınlara bakış açısı belli olan tipik bir Ceo'dur. Charlotte ise bir tarih profesörüdür. Bir baltaya sap olamamış kardeşi, kendisinin yokluğunda annesinin mirası olan bu çiftlik evini Moretti'ye satar. Charlotte da geri almak için ödeme yapmak üzere ofisine gider. Bu evin manevi önemini bilmeyen Moretti tarihi bir ev mi aldım altı arkeolojik eser mi doludur diye düşünür. Annesinin partisine tek başına gitmemek için Charlotte ile ev konusunda anlaşır ve sevgili rolü oynarlar. Gerisi malum tabi. Duygu yoğunluğu olarak birçok kitaba taş çikartir. Okumaya başladığınız an o çekimi ve aşkı hissedebileceğiniz ender kitaplardan. Bu kitabı da, yazarın diğer kısa Harlequin kitaplarını da kesinlikle tavsiye ederim.
Kısacık bir kitaptı ama Daniel ve Charlotte' un aşkını hissedebildim ben. Daha fazla okumak isterdim. Daniel' in içsel hesaplaşmalarını, aşkını, Charlotte ile olan hikayesini...
Daniel erkek karakterimiz çok yalnızdı. Ailesi özellikle de cadı annesi yüzünden kadınlara güvenemeyen biriydi. Onun o yalnız hallerini ve bundan duyduğu acıyı sayfalar da hissetmek mümkün. Onu koruyacak, ona değer verecek, yanında duracak birine ihtiyacı vardı ve o kişi de Charlotte oldu.
Canım Daniel mutlu olmayı sonuna kadar hak etti:)
İyi okumalar herkese.
Ortalama bir aşk hikayesiydi. Bekar anne Elizabeth ve patronu Charles arasındaki ilişkide romantizm doruklarda değildi. Keşke yazar aşkı daha iyi yazsaydı da okumak daha keyifli hale gelseydi. Önermediğim bir kitap olmuş Barbara Hanım:( Herkese iyi okumalar.