1971 yılında İzmir’de doğdu. Bornova Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra, Belçika’ya sinema okumaya gitti. Dönüp İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. 1995 yılından bu yana editörlük yapıyor. 2000’den sonra Radikal ve Vatan’da spor yazarlığını denedi. kitap-lık, Aktüel, Haftalık, National Geographicdergilerinde yazı ve söyleşileri, GEO’da çevirileri yayımlandı. 2002 ila 2004 arasında İthaki Yayınları için Futbol Kitaplığı dizisini kurdu ve geliştirdi. 2004’te Kocaman Bir Adam, 2006’daFutbol Nedir ki adlı kitapları yayımlandı.
#day12
İçi çökmüş bir adamın dışarıdan nasıl şerefsiz göründüğünü anlatıyor kitap. O kadar gerçek hayat gibi ki hiçbir şey olmuyor kitapta. Bir dönem yolları karşılaşmış insanlar var, öyle normal devam ediyor kitap. Adam eşine vurduğu için bir miktar sinirlendim. Ve ayrıca şu dersi çıkardım; hayallerinizi gerçekleştirmek için birine güvenmeyin.
Aykut Kocaman , bu ülkenin futbol çölünde bir vahadır. Kocaman'i diğer meslektaşlarından ayıran temel özelliği , ne yokluklar içerisinde kurduğu istikrarla takımına oynattığı kişilikli oyunudur , ne de futbolda kimi dizilislerin " demokratik " olmadığını öne süren sıradışı bakış açısıdır.
Çokça nostalji yaptırdı bana. Kendimi okudum adeta çoğu yerinde. Sadece şehirler ve takımlar değişti zihnimde ama duygular birebirdi. Yazarın edebi anlatımları, betimlemeleri, duygu dünyası ve tasviri şahaneydi.
Futbolla yakından hatta sıkı ilgisi olmayanlara öneremeyeceğim tabi. Özellikle son bölümlerde yazarın öz hayat hikayesi ile ilgili anlatımlarının da çokça olduğu spesifik bir eser. Tribünlerle barışık olan, deplasmana dahi gidecek derecede taraftarlık ve aidiyet hissi zirvede; dört büyüklerin yanında özellikle küçük takım taraftarlarına ise şiddetle tavsiye edeceğim güzel bir kitap :) Son olarak.. Objektif olmasını hiç beklemem ben hiç bir taraftarın.. sağduyulu yaklaşımları olsa da Beşiktaş’lı yazarımızın, kitapta altını çizdiği iki olay rakiplerinin şike iddiasıydı ve biriyle bitirmesi yakışmadı bence. Ankaragücü’nün Galatasaray’a 8-0’lık maçı sattığına ima.. ima demeyeyim bizzat ifadesi ve Fenerbahçe’nin hakemlerle Konya’yı 2-0’dan 2-4 yenmesi iddiası.. hakikati olsa bile, bu olaylara ya girilmeyecek ya da -büsbütün temiz olduğuna benim de inanmadığım futboldaki- bu olaylarda her takımın karıştığı tam liste çıkarılacak.. ki, gereksiz ve kitabın genel havasını zedeleyici unsurlar olduğunu ifade etmeden geçemedim.. Teşekkürler Barış TUT.