Bekir Yakıştıran

Müslüman Halk Hareketleri yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
1
Okunma
0
Beğeni
137
Görüntülenme

Bekir Yakıştıran Gönderileri

Bekir Yakıştıran kitaplarını, Bekir Yakıştıran sözleri ve alıntılarını, Bekir Yakıştıran yazarlarını, Bekir Yakıştıran yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
502 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Halk kımıl kımıl
Bir süredir benimle alakasız böyle 16 Türk Devleti'dir, Kürtlerin Tarihi'dir gibi şeyler okuyorum. Osmanlı padişahlarının kişisel hayatlarını anlatan Bu Mülkün Sultanları muhteşemdi mesela. Türkiye Siyaset Tarihi diye de yazarın biraz sağ eğilimli olduğu 2 ciltlik başka bir seri okudum. CHP tarihi gibi bir kitap da vardı, adı aklıma gelmedi. Hepsinden tuhaf tuhaf şeyler çıktı. Müslüman değilim. Türkçü değilim. Ama öbür adamlar da en az sevmediklerim kadar leşmiş, onu anladım. Yine de Osmanlı rezaletinden çıkabilmemiz iyi olmuş. En azından Özkardeşler Döner Salonu gibi devlette yaşamıyoruz. Bu kitabı da bir arkadaşım bir hayli tuhaf materyal var diye önermişti. Varmış. Bu Mülkün Sultanları kadar olmasa da birçok kez, "Nooluyor?" dedirtti. Benim anlamadığım bu kitabın yazım biçimi. Adam şeriatçı gibi bir tipmiş, zaten ne yazacaktı demek istesem diyemiyorum. Yazmış. Adaletli de yazmış. Kaynak da göstermiş. Ama her 10 kelimeden biri yazım hatası içeriyor. Propogondo nedir ya? Her cümlede 10 tane noktalı virgül alakasız yerlere vs. Okuması biraz sıkıntılıydı. İdeolojik propogondo beni etkilemez, ilginç şeyler görmek istiyorum ve dandik cümleleri de bu uğurda göze alırım diyenlere tavsiye ederim. Gerici okumayı beklerken de Müslüman halka hak vermek bir tuhaf oldu. Allah ya da Tanrı veya Reis bir daha kimsenin başına böyle bir gaddar şizofrenler alayı getirmesin. Eh haksızmış diyemediğim tek insan Fatih çıktı. O da burası benim olsun diye gitmiş almış yani, dur şu halka Boğaz keyfi lütfedeyim dememiştir herhalde. Her neyse halk bol bol hareket ediyor ve mağdur, alın okuyun; siz de kazan kaldırın.
Müslüman Halk Hareketleri
Müslüman Halk HareketleriBekir Yakıştıran · Kevser Yayınları · 19951 okunma
İttihatçı kadro, sadece Kerek'te, Havran'da ve Arnavutluk'ta değil, Bağdat'ta da önceki olaylarda olduğu gibi bir hiç yere müslüman ahalinin kanını dökmekten çekinmemişlerdir. Yüzbaşı Selahattin'in "Anı"larında şunları okuyoruz: "İmparatorluğa 32 yıl bağlı kalmış Bağdat topraklarından çekilirken Araplar kapılara çıkmış: 'Allah sultanın askerlerine yardım etsin' diye dua ediyorlar ve ağlıyorlardı. 10-11 Mart 1917'de Bağdat'ı terkettik. Şehrin kuzey ucundaki Kazimiyye mahallesinden çıkarken korkunç bir manzara ile karşılaştık. Bizim gözleri fırlamış neferler, kadın-çocuk, erkek-ihtiyar halkı zorla topluyorlar ve kasabadan çıkarıyorlardı. Meğer Bekir Sami Bey halkı toplamaya başlamış. Otomobili biraz ileri sürünce Bekir Sami Bey'i tümenin başında bulduk. Karabekir Bey, Bekir Sami'ye sordu: — Bu halkı ne yapacaksın? — Şimdi ne yapacağımı görürsünüz. Biraz sonra ateş sesi duyuldu. Bir de ne görelim?... Bekir Sami 400 kişiden fazla olan Kazimiyye halkını kurşuna diziyor... Karabekir çok üzüldü."
Sayfa 500Kitabı okudu
Reklam
Abdülhamid'in, 8 milyon üzerinde bir servete sahip olması ve parasını yurt dışındaki bankalara yatırması, daha o zaman Müslüman çevrelerce eleştiri konusu olmuştur. Abdülhamid, tapu ile kendi adına tescil ettirdiği emlaktan yıllık 500.000 lira gelir alıyor, ayrıca mülkiyetindeki topraklardan vergi alınmadığı için devlet hazinesi büyük zararlara uğruyordu. Halbuki o sırada halkın durumu hiç de iç açıcı değildi. Örneğin, devlet memurları altı ayda bir, o da bin bir zorlukla maaş alabiliyorlardı. (...) Abdülhamid'in kölelik müessesesini savunur bir pozisyon içine girmesi(ni) (...) mazur göstermek de mümkün değildir.
Sayfa 492Kitabı okudu
II. Mahmud, kızına erkek pantolonunu giydirip asker içine salmak, Müslüman halkın sakalıyla uğraşmakla kalkınabileceği gafletine düşmüştür...
Sayfa 377Kitabı okudu
Mehmet Ali Paşa'nın, II. Mahmud'a karşı neden isyana kalkıştığını burada zikretmekte yarar görüyoruz. Çünkü, genellikle M. Ali isyanı ile ilgili temada; cahil, ihtiraslı ve hatta Osmanlı tahtına göz koymuş olan bir valinin ihanetinden söz edilir. Padişah II. Mahmud ise; adeta masum pozisyonunda gösterilir. Halbuki göreceğimiz gibi,
Sayfa 355Kitabı okudu
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.