Spinoza’ya göre insanın özgürlüğü ancak ve yalnızca kendisini belirleyen zorunlulukların, nedenselliklerin ya da en genel anlamında etkileşimlerin farkına varmak anlamına gelir.
Farkına bile varmadan benimsediğimiz varsayımlarımız ve bunlardan türeyen inançlarımızın gerçekte bizi sevinçten uzaklaştırıyor olabileceğini göstermek istiyoruz.
Sanıyorum hiç kimse inandığı Tanrı'ya elinde yeterli kanıtlar olduğu için inanmayı seçmemiştir .
Dolayısıyla inançlı birine inandığı Tanrının hiç de inandığı gibi olamayacağını kanıtlamak onu inancından vaz geçirmeyebilir.
Kötücül bir davranışın cereyan ettiği bir bedeni, aynı zararı tekrar tekrar vermekten alıkoyacak bir önleme kafa yormakla, o bedene acı çektirerek intikam almaya çalışmak arasında epeyce büyük bir fark vardır..