Anşa Ceyno Gür yazarı adını özellikle sosyal kanallarında sıklıkla duyduğumuz kadın yazarlarımızdan biridir. Anşa Ceyno Gür ilk kitabı olan Kadın İnsan Dünyalı kitabı lirik bir dil ile yazar tarafından kaleme alınmıştır. Anşa Ceyno Gür çeşitli internet sitelerinde yazdığı yazıları bu kitabında toplamıştır. Yazar yazılarında bir kadın bakış açısı ile aşkı, ayrılığı, kadın olmayı anneliği anlatmaktadır.
Anşa Ceyno Gür Ayşe Aral Lüfe, Hürriyet yazarkafe gibi internet sitelerinde yazılar yazmıştır. Köşe yazıları ile dikkatleri çeken yazar İlk kitabı Kadın , İnsan , Dünyalı kitabı ile bir çok kitap satış listelerinde aylarca çok satanlarda yer aldı. Bilkent üniversitesinden mezun olan yazar özel sektörde 10 yıl hizmet vermiştir.
Gerçekten çok etkileyici bir kitaptı. Kadına şiddeti vurgulu ve güzel bir şekilde anlattığı için çok hoş bir havası vardı. Okurken bazı sayfalar insanın içini mutluluk ve huzurla doldururken, bazıları ise nefret ve kin besletiyordu. Açıkçası, ülkemizdeki erkeklere bu kitabı okutmamızın gerektiğini düşünüyorum. Belki bu şekilde kadının dertlerini ve şiddetin bıraktığı psikolojiyi görebilirler.
Gurur ve Önyargı okumayanınız yada kitap hakkında bilgi sahibi olmayan çok az kişi vardır sanırım. Bu kitapta da yazar aşk dolu Elizabeth ile ilgili yaptığı araştırmayı bizlere sohbet havasında sunuyor. 200 yıl önce yaşamış bir kadının yaşadıkları, istekleri, beklentileri neler olabilir? Elizabeth hakkında kısa bilgiler sunarak onu daha yakından tanıyıp yaşadığı her şeye şahit oluyoruz.
Bir inceleme kitabı olmasına rağmen karşılıklı sohbet olarak ilerleyen eser bir kadının mücadelelesine, isteklerine, beklentilerinin gerçekleşmemesine, yaşadığı duygulara yer vererek Elizabeth'i yeniden ve daha iyi bir şekilde tanımamızı sağlıyor. Kitabı anlamak için Gurur ve Önyargıyı okumanıza gerek kalmadan keyif alacağınız bir eser. Tavsiye ederim.
Deneme kitabı. Bence cok özgün çok orijinal ve çok güzel bir kitap. Yazar "sıkıldım kitap yazayım" dememiş. Emek vermiş ve verdiği emek çok güzel bir şekilde ortaya çıkmış. Ayrıca kitap 2010 senesinde yazılmış. Yani kadın cinayetlerinin daha az, kadın haksızlıklarının daha kısık sesle dillendirildiği bir ortamda yazmış. Yazarın gayesi, kadın hakları üzerinden prim yapmak değil bu toplumsal sorunu dile getirmek olduğu için yazara olan saygım bir iki tık artmıştı.