Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ebu Abdullah Sadik B. Abdullah

Ebu Abdullah Sadik B. AbdullahAmansız Hastalık Gaflet yazarı
Yazar
10.0/10
10 Kişi
62
Okunma
3
Beğeni
596
Görüntülenme

Öne Çıkan Ebu Abdullah Sadik B. Abdullah Gönderileri

Öne Çıkan Ebu Abdullah Sadik B. Abdullah kitaplarını, öne çıkan Ebu Abdullah Sadik B. Abdullah sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Ebu Abdullah Sadik B. Abdullah yazarlarını, öne çıkan Ebu Abdullah Sadik B. Abdullah yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her Sapkınlık Azaba Müstahaktır...
En doğru söz, Allah'ın kelamı ve en müstakim yol, Muhammed (sav)'in rehberlik ettiği yoldur. Yoldan saptıran en şerli şeyler, dinde sonradan çıkartılan şeylerdir. (Din adına başlı başına bir ibadet olması amacıyla) dinde sonradan çıkartılan her şey bidattir. Her bidat sapkınlıktır. Ve hiç şüphesiz ki, her sapkınlık azaba müstahaktır.
Sayfa 8 - Neda Yayınları
Reklam
Gaflet hastalığına yakalanmış bir kişiye, kendisini helake sürükleyen hata ve günahlarından bahsettiğinde sana "Ben diğer insanlardan daha hayırlıyım" der. Ona "Allahtan kork! Günahlardan uzak dur!" dediğinde ise "Yoksa sen beni kâfir mi görüyorsun" der. Acaba bu zavallı "Allah'tan korkma" emrinin sadece kâfirlere has olduğunu mu zannediyor? Öyleyse Allah (Subhanehu ve Teala) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e ve dolayısıyla ümmetine neden "Ey Peygamber! Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara boyun eğme! Elbette Allah her şeyi bilmekte ve yerli yerince yapmaktadır." (Ahzab, 1) buyurdu?
Dünya, ahiretin mezrasıdır. Burada ne ekilirse ahirette o hasat edilecektir.
Hiç şüphesiz kötü arkadaş insanı heva, şehvet ve günah çukuruna çeker. Böyle bir insan zamanla basiretini kaybeder, maddiyata dalar ve ahireti unutur. Ayrıca tefekkür ve tezekkürden yoksun olduğu için çevresinde meydana gelen önemli olaylara kayıtsız kalır.
Şeytanın vesveselerine uyarak peygamberlerin mirası olan ilimleri terk etmek ve kâfirlerin "Medeniyet" adı altında gizledikleri küfürlerine ve sapkın dinlerine uymak... Ateistlerin, laiklerin, demokratların ve mürtedlerin fikirlerini yücelterek kitaplarını okumak ve hayatını bu kitaplara göre düzenlemek kişide gafletin kökleşmesine sebep olur. Tüm bunları şeytan süsleyerek medeni hayat tarzı, toplumun ilerleyip gelişmesi için bir alamet ve uygar toplumların arasına katılabilmek için bir vesile olarak gösterir ve saptırır. Boş bir kalp ve şer'i ilimlerin azlığına zayıf bir iman da eklenince o kişinin gaflete düştüğünü görürsün.
Reklam
Hastalıklar insana isabet ettiğinde onu, yapmakla yükümlü olduğu işlerden alıkoyar. Görevini tam olarak yapmasına engel olur. Hele bu hastalık, insanın en değerli uzvu olan kalpte meydana gelir ve hayatında en değerli şey olan dinini ve imanını etkiliyor ise iş daha da ciddi bir hâl alır. İşte insanın kalbinde meydana gelen, dinine ve imanına büyük zararlar veren hastalıkların en büyüğü gaflettir.
Müslümanların Zihinlerindeki Soruları...
Bugün müslümanların bir çoğunun zihinlerinde, herkesi ilgilendiren ve acilen cevaplanması gereken önemli sorular bulunmaktadır. Bu sorulardan bazıları şunlardır : — Allah'ın dinine davet eden bunca davetçi olmasına rağmen neden insanların çoğu bu davete olumsuz cevap vermektedir? — Neden insanlarıın çoğuna nasihat fayda vermemektedir? — İnsanların çoğu Kur'an ayetlerini ve hadisleri okumalarına rağmen niçin onlardan faydalanamıyor? — Allah (Subhanehu ve Teala)'nın hikmet dolu kitabı Kur'an'dan yeterince faydalanabiliyor muyuz? — Allah (Subhanehu ve Teala)'nın gece-gündüz, güneş, ay, gökyüzü, yıldızlar, ölüm ve hayat gibi ayetlerinden gerekli dersleri alabiliyor muyuz? Hiç şüphesiz bu soruların cevabını bulmak için insanoğlunu bu duruma düşüren hastalığın ne olduğunu teşhis etmek gerekir. Daha sonra bu hastalığın tedavi yollarını aramak ve bunları uygulamaya geçirerek hastalıktan kurtulmak gerekir. Tabii ki bunu, Allah (Subhanehu ve Teala)'nın yardımı olmaksızın başarmak mümkiin değildir.
Sayfa 9 - Neda Yayınları
Gaflet Hastalığı...
"Ne yazık şu kullara! Onlara bir peygamber gelmeye görsün ille de onunla alay etrneye kalkışırlar." (Yasin/30) Hakikat şu ki her insan kendi konumuna göre bu hastalıktan payını alıyor. Maalesef insanlardan bazılarının gaflet hastalığı kökleşmiş ve Allah (Subhanehu ve Teala) da onların kalplerini mühürlemştir. Bu tehlikeli hastalığın insanlardan belirli bir gruba veya herhangi bir cinse has olmadığı bilakis Allah (Subhanehu ve Teala)'nın dilediği kimseler hariç âlimlerde, cahillerde, kadınlarda, erkeklerde, gençlerde veya yaşlılarda kısacası her kesimden insanda görüldüğü malumdur. Uzaklaşmak için gayret sarf eden, kurtulmak için ciddiyetle işe koyulan kimseler haricinde bu hastalığa yakalanmayan kimse yoktur. Bu Allah'ın lütfudur ve onu dilediğine verir.
Sayfa 12 - Neda Yayınları
33 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.