En Beğenilen Eleanor Herman Gönderileri
En Beğenilen Eleanor Herman kitaplarını, en beğenilen Eleanor Herman sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Eleanor Herman yazarlarını, en beğenilen Eleanor Herman yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Birçok sarayın, kralın kraliçe hariç başka kadınlarla yaptıkları çocuklarla dolu olması normal bir durumdu fakat anormal olan, kraliçenin, babası kral olmayan çocuklar dünyaya getirmeseydi. Bu çocuklar büyüyüp, ileride aynı soydan olmadıkları insanların soylarını koruyacak, başka krallıkların mensuplarıyla evlendirilecekti. Aslında bu tarz durumlarda önemli olan, çocuğun kimden olduğu değil, krallığın çıkarının ne olduğuydu. Birçok kral, babası başkası olan çocukları evladı kabul etmişti. Eğer kral baba olamıyorsa sorun yoktu, kraliçenin gayrimeşru bir çocuk doğurup tahtin güvenliğini ve kraliyet soyunun devamını sağlaması saraydaki herkesin işine gelirdi.
Sayfa 19
1927 yılında bulunan bir kan testine kadar, bilim bir çocuğun babasının kim olduğunu bilemiyordu. Bu zamana kadar, kralların sahip olduğu kutsal cevherin çocuklarına geçebilmesi için, kraliçelerin kocalarına yüksek sadakat göstermeleri gerekiyordu. Uzun zamandan beri var olan kadın-erkek arasındaki çifte standardı biyoloji bilimi de kabul etmişti, kadın aldatamazdı.
Sayfa 19
Kafalar nasıl güzel
Elizabeth'in Meryem'e olan bu fiziksel ve ruhani benzerliği, tüm Avrupa'yı oldukça şaşırtmıştı. O zamanlar yaygın olan Meryem'e benzemekti, Meryem gibi bakire olmak değildi. Birçok insana bu bakirelik hikayesi komik geliyordu, insanların inanışı Kraliçe'nin tüm cinsel arzusunu sadece bir erkekle doyuramayacağı yönündeydi. Bu inanış o kadar çok uç noktaya gitti ki, Kraliçe'nin sadece cinsel organı büyük erkeklerle birlikte olduğuna bile inanıldı. Bir başka inanışa göre ise, Kraliçe'nin sorunu tamamen jinekolojikti ve bu sorun Kraliçe'nin seks yapmasına ve çocuk doğurmasına engeldi. Bu görüşün tarafında yer alan, Fransa'da yaşayan bir Venedik Büyükelçisi, Kraliçe'nin adet kanamalarının olağan yerinden değil, bacağından çıktığını bile söylemişti.
Sayfa 17
Avrupa krallarının yataklarını, yüzyıllar boyunca zenginliklerini artıran, hatta zaman zaman ülkeyi yönetme noktasına gelen karşı konulamaz metresleri süslemiştir. 16. ve 18. yüzyıl arasında, bu konumdaki bir kadının rütbesi neredeyse başbakanınkine denkti. Etki alanları sanattan yabancı elçilere kadar uzanıyor, yetki alanları bakan atamasına kadar genişleyebiliyordu. Odaları kraliçelerin odasından daha büyük. elbiseleri daha göz alıcı, mücevherleri daha şaşaalıydı.
Sayfa 13