Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Faruk Doğan

Faruk DoğanBalyoz ve Ergenekon'da Adli Komedya yazarı
Yazar
9.0/10
2 Kişi
5
Okunma
1
Beğeni
219
Görüntülenme

Faruk Doğan Gönderileri

Faruk Doğan kitaplarını, Faruk Doğan sözleri ve alıntılarını, Faruk Doğan yazarlarını, Faruk Doğan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zaten ülke halkının çoğu, orantısız güç kullanılmasına, adaletsiz yargılamaya, kul hakkının yenilmesine şahit olsalar da, bizzat kendi başlarına gelmedikçe, bir tepki göstermezdi.
Sayfa 145 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Annemle konuşmak çoğu zaman, geleceği anlatan eski bir kitabı okurken sararmış sayfalarının arasında, yıllar önce gizlenmiş güzel kokulu kuru çiçekleri bulmak kadar keyif verirdi bana...
Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Reklam
Terörist olsaydım, vekiller özel postacım, vekilbaşı eşbaşkanım olurdu.En kötü ihtimalle gizli tanık olur, itibar görürdüm.
Sayfa 131 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
"Şimdi hak bizde ama güç onlardaydı."
Sayfa 112 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Bu ülkede polise, savcıya, hâkime gerek yoktu ki zaten; berber soruşturur, bakkal kovuşturur, mahalleli yargılar, komşular bilirkişilik yapar, arkadaşlar gizli tanık, kahvedekiler de mahkûm eder. Peşinen suçlu ilan edilen gariban ise, biri de avukat rolüne talip olsa diye bekler durur.
Sayfa 106 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Zaten Yargı Paketi falan hikâyeydi. İktidar kendi amacına uygun kanun değişikliği ne ise, onu apar topar hazırlayıp, alakasız bir yasa teklifinin içine karıştırıyordu. Böylelikle kimsecikler fark etmeden, menfaatlerinin kanunlaşmasını sağlıyorlardı. Mesela, altın ve pırlanta ithalindeki verginin sıfıra indirilmesi veya ülkemizde üretilmesine rağmen, birçok tarım ürününün, yurtdışından ithaline ilişkin bazı Meclis kararları, basın tarafından fark edilebilen birkaç örnekti. Bunlar gibi onlarca "şahsi çıkar kanunu"nun, alakasız konulardaki torba tasarıların içinden doğduğu, ancak resmi gazetede yayımlanınca anlaşılabilmişti.
Sayfa 101 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Reklam
Yirmi birinci yüzyılın başlarında, dünyanın gelişmiş ülkelerinde, kanserin, AIDS'in çaresi, diğer gezegenlerde hayat olup olmadığı, uzayın sınırları, varoluşumuzun nedeni, Tanrı Parçacığı, hayatı kolaylaştırmanın yolları ve bir insanın, insanlık onuruna yaraşan koşullarda yaşayabilmesinin imkânları aranırken, ülkemizde ise birçok masum vatanseverin evleri ve işyerleri, sabaha karşı yapılan baskınlarla kapıları kırılarak aranıyordu. Aramalara neden olarak ileri sürülen büyük komplolara, toplumun bir kesimi körü körüne inanıyor, kalanlar, inanmasa da korkusundan sesini çıkaramıyordu. Çünkü sesini çıkaranlar, bir komplo davasının çuvalına dahil edilerek, hapishanelere tıkılıyordu.
Sayfa 70 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Gökten üç taş düşmüş; biri cennet ülkesinin aydın "bilimadamlarının", diğeri birkaç cesur "gazeteci, yazar ve sanatçısının", sonuncu ve en büyük olanı da ülkesini canından çok seven "askerlerin" başına...
Sayfa 46 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu
Gel zaman git zaman, o geçit vermeyen gür ormanlarda öyle derin gedikler, öyle büyük boşluklar oluşmuş ki, düşmanlar sevinçle ellerini ovuşturmaya başlamış. Cennet ülkesinin Sultan'ı ağaçsız, bomboş kalan orman arazilerinin bir kısmını, kim olduğunu dahi bilmediği bazı yabancılara satmış. Kalan kısımlarda ise kendisi, akrabaları, vezirleri ve dalkavukları için saraylar yaptırmış. Halkını, bu yeni duruma adapte etmekte hiç zorluk çekmeyen Sultan: "Böyle iyi oldu hamdolsun! Orman o kadar gürdü ki biz bile giremiyorduk yahu!" demiş göbeğini kaşıyarak. Veziri hemen söze atlamış: - Aman Sultanım, düşmana karşı koymak için iyi ki bu gür ormana sırtımızı dayamamışız. Yoksa halimiz nice olurdu... Neyse ki rabbim işini bilen bu ormancıları "verdikçe verdi" de kurtulduk. Dalkavuk durur mu: Devletlû, haşmetlû Sultanım, ormanlarımız temizlendi. Def-i hacet gibi bir şey yani... Divan toplantısındaki herkes: "Evet... Evet, özellikle çok hışırtı yapan ağaçların her türünü kesmekte fayda var" demiş.
Sayfa 44 - Kaynak Yayınları, 1.Basım , Ağustos 2013Kitabı okudu