Fikret Şenses

Yoksulluk - Küreselleşmenin Öteki Yüzü yazarı
Yazar
Derleyen
9.3/10
11 Kişi
45
Okunma
9
Beğeni
2.071
Görüntülenme

Fikret Şenses Sözleri ve Alıntıları

Fikret Şenses sözleri ve alıntılarını, Fikret Şenses kitap alıntılarını, Fikret Şenses en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türkiye iktisat politikaları üzerinde etkili olan kuruluşlar arasında IMF ve Dünya Bankası başta olmak üzere zaman zaman OECD ve Avrupa Birliği ön plana çıktı. Özellikle 1945-50 döneminde ABD doğrudan etkili oldu. Türkiye, 1947 yılında üye olduğu IMF ile, ilki 1961 yılında olmak üzere 19 anlaşma yaptı ve bu kuruluş, aralıklarla da olsa uzun süre ekonomi politikalarının belirlenme ve uygulanma sürecine damgasını vurdu. Bu anlaşmaların derinleştiği Türkiye-IMF ilişkileri ancak 2013 yılında Fon'a olan borcun son taksitinin ödenmesiyle geri planda kalabildi. Dünya Bankası, özellikle 1980-85 döneminde yapısal uyum sürecinde, 1990'lı yılların sonlarında tarım politikalarının dönüşümünde ve yoksullukla mücadele yaklaşımının oluşumunda ve uygulanma sürecinde etkili oldu. OECD, 1960'lı yıllarda Türkiye'ye dış yardımın örgütlenmesinde ve 1980 programının finansmanında önemli bir rol oynadı.
Sayfa 280Kitabı okudu
Modern iktisadi düşüncenin gelişmesinden önce, pazar yerinde (ve piyasada) gözlemlenen fiyatların, nasıl oluştuğundan çok, söz konusu fiyatların 'adil' olup olmadığı tartışılmıştır.
Reklam
Nasuh Mahruki
"Seçimlerimi her zaman seçmediklerime de bakarak değerlendirmeyi daha uygun buluyorum. (...) Neyi seçtiğini değil de, neleri seçmediğimizi de görerek, hayatımızı çok daha sağlıklı değerlendirebiliriz."
Sayfa 437Kitabı okudu
Bir çalışmada, Almanya'da, işssiz kalma, çocukların doğumu, evlenmeden çocuk sahibi olma ve boşanma, terk ve ölüm gibi nedenlerle tek ebeveyn kalma gibi olayların, özellikle devlet ve toplumsal yardımlaşma olanaklarının bulunmadığı veya bunların yetersiz olduğu durumlarda, yoksullukla yakından ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır (Headey vd., 1994: 7)
Sayfa 158Kitabı okudu
Mutlak yoksulluk kıstasları yeterli birer refah göstergesi değildir: Mutlak yoksulluk yaklaşımına yöneltilen bir diğer eleştiri, gelir ve tüketim harcamalarının yeterli birer refah/yoksulluk göstergesi olmadığına ilişkindir. Sözlüklerin yoksulluğu "az veya hiç serveti olmama durumu" olarak tanımlamalarına karşın, bu yaklaşım çerçevesinde yapılan yoksulluk araştırmaları çok büyük ölçüde gelir ve tüketim harcamaları üzerinde odaklanarak refah düzeyinin en temel belirleyicilerinden biri olan servet dağılımını ilgi alanlarının dışında bırakmaktadır (Friedmann, 1996: 163).
Bunun gibi, yoksullukla mücadele için yapılacak harcamaların yüksek oranda enflasyonun yaşandığı ülkelerde enflasyonu hızlandırararak ve büyüme hızını düşürerek yoksulları olumsuz yönde etkilemesi de dikkate alınması gereken olasılıklar arasındadır.
Reklam
35 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.