Fuad Onen

Fuad OnenRay Raman u Biranin author
Author
10.0/10
2 People
3
Reads
4
Likes
753
Views

About

Fuad Onen, Azınlıklar & Etnik Gruplar, Diğer Ülke Edebiyatları, Edebiyat kategorilerinde eserler yazmış bir yazardır. Başlıca kitapları alfabetik sırayla; Jiyan Ü Helwest, Ray Raman u Biranin olarak sayılabilir. Fuad Onen kitapları; Nas Ajans Yayınları, Weşanen Peri aracılığıyla kitapseverlerle buluşmuştur. Fuad Onen tarafından yazılan son kitap "Jiyan Ü Helwest", Nas Ajans Yayınları tarafından okurların beğenisine sunulmuştur.

Readers

4 readers liked.
3 readers read.
2 readers are reading.
10 readers will read.
1 readers left half.
Reklam

Quotes

See All
Ala Rengin Yine de izin verirseniz bu sözde ulusal kurtuluş savaşının söz- de kurtuluş şairlerinden birinden bir dize okuyacağım. "Bayrakla- n bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır". Sabahattin başkanın hümanist refleksle itiraz edeceğini biliyorum. Kuşkusuz hiçbirimiz kan ve ölümden söz etmekten zevk almıyor, sorunların kansız, ölümsüz çözümünü istiyoruz. Ancak yu- karıdaki dizenin geçmiş yüzyıldaki ulusal kurtuluş mücadelelerinin gerçeğini dile getirdiğini de kabul etmeliyiz. Siyasal mücadele ni- yetler, dilekler üzerinden değil gerçekler üzerinden verilir. Burada sorum şudur: Yeryüzünde kendi topraklarında özgürce dalgalanmak İçin Ala Rengin kadar uğruna kan dökülmüş bir başka bayrak var mıdır? Benim bildiğim kadarıyla yoktur arkadaşlarım. Yine benim bilgilerime göre dünyada hiçbir toprak uğruna, vatan kabul edilmesi İçin Kürd toprağı kadar vatan evladını feda etmemiştir. Her parçada uğruna on binlerce vatan evladını feda ettiğimiz halde, Kürdistan vatanımız olarak kabul edilmemekte, Ala Rengin topraklarımızda özgürce dalgalanmamaktadır. Ve sözde ulusal kurtuluşçular, sözde ulusdevletçiler tarafından 'sözde' sözcüğüyle aşağılanmaya çalışıl- maktadır, isyanım bunadır.
23 ay önce genel seçimler yapıldı. Bu seçimde Kürd siya setçiler daha çok %10 baraj konusuna takıldılar ve bu barajın ada letli olmadığını, Kürdlerin TBMM'nde temsil edilmelerinin önünü tıkadığını söyleyip durdular. Kürdler kendi ülkelerinde, topraklarında çoğunluktadırlar, Tür. kiye'nin bazı yerlerine de dağılmışlar. Son anketlere göre Kürdlerin Türkiye'deki oranı %20 kadardır. Bu seçim barajı, TBMM'ye girmek isteyen Kürdler için %10 değil, %50'dir. Bir Kürd partisinin TBMM'ne girebilmesi için Kürdlerin en az yarısının oyunu alması gerekiyor. Bu seçim barajı bir yana bırakılırsa, Kürdler için daha önemli olan iki baraj daha var: Birincisi, Türklüğü kabullenmek ve kendini Türk gibi tarif etmektir. İkincisi ise, barajı aşıp seçilen parlamenterlerin Atatürkçülüğü kabul etmesi ve "yüce Türk milletinin önünde" and içmesidir. Ne yazık ki açık alandaki hiçbir Kürd parti veya örgütlen mesi seçim barajını bu tarzda yorumlamadı ve seçimin Kürdistan'da bu seçimlerin meşru olmadığını dile getirmedi.
Reklam
Lenin; "bazıları gerçekçilik tenekesini çala dursunlar, biz kendi hayallerimizi gerçekleştirmeye çalışalım" diyor. Hepinizi Kürdistanî hayalleri birlikte gerçekleştirmeye davet ediyorum.
DTP'liler yanlış yerde duran kardeşlerimiz olup, yanlışlar yap maktadırlar. Yanlış yerdedirler, çünkü Kürdistanîlikle güçlendiler, fakat Türkiyelileşmeye çalışıyorlar. Bu yer yanlıştır. Üniter devleti savunuyorlar; üniter devlet Kürd millet ve ülke gerçekliğinin inkarıdır; bu yol yanlıştır. DTP kitlesinin esasını şehit, gerilla ve tutuklu, hükümlü yakınları oluştururken, bu kitleye Kemalizm'in çözüm olarak önerilmesi insafsızlıktır. Kemalist devlet tarafından on binlerce insan öldürülmüş, binlerce köy yakılmış, yıkılmış, Kemalist zindanlarda binlerce yurtsever tutulmuş, binlerce genç Kemalizm'in zulmünden dolayı dağlara çıkmıştır. Bu yol yanlıştır; Kemalizm, Kürdleri ileriye götürmez ve Kürdler, Kemalizm'e gerilemezler! ÇG bu bilinçle ulusal özgürlük mücadelesinde ortak tutum almak İçin ısrarla çağrıda bulunmalıdır. Onlar bizi hain, düşman gibi kav ramlarla suçlayabilirler, fakat bu bizim de onlara böyle yaklaşmamızı gerektirmez. Onlar kardeşlerimizdirler; son 25 yılda Türk Egemenlik Sistemi'nin zulmüne bizden daha fazla maruz kalmış, özgürlük mü cadelemizin yükünü taşımış, onun için ağır bedeller ödemişlerdir. Aynı zamanda, yurtsever mücadeleye bağlı oldukları sürece, er geç yollarımızın kesişeceği de unutulmamalıdır.
Türkiye'de Kürdler var, Kürdistan var, Türkiye'de Kürd sorunu var ve Kürd halkı bu sorunu çözmek için cumhuriyet döneminde 29 defa ayaklanmıştir.

Updates

See All
ENFAL HALEPÇE JENOSİD Bu konuda yazılmış birçok kitap var. Çoğunu okuduğumu söyleyemem, ama asl'olan, bunun siyasetten değerlendirilmesidir. Şimdi, dünyada en çok konuşulan iki tane jenosit var. Biri işte, İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudi soykırımı, bir de birinci savaşta Ermeni Soykırımı. İkisi de bu soykırımdan sonra devletleştiler. Yani 43-45 Yahudi soykırımı, 48-49 devletleştiler. 1915'te Ermeni jenosidi, 1919-20'de devletleştiler. Bunu devletleşmek için bir araç olarak kullanalım demiyorum. Ama, bu tür katliamların, önünü almak için, Kürtlerin önündeki tek çare, devletleşmektir. Yani moderinite döneminde, siz devletleşemezseniz, her türlü katliama, her türlü saldırıya maruz kalırsınız. Evet, yani bu yüz yıl önceki dünya değil, işte Kürdistan'ın herhangi ücra bir köyünde bile, olan bir olay, anında bütün dünya tarafından duyuluyor. Ama bunun hakkını kim savunacak? Bunu yapanları kim cezalandıracak? Devletleşemezsen bunlardan hiç birini yapamıyorsun. Onun için bence, Halepçe'yi devletleşme mantığıyla hatırlamak, idrak etmek lazım. F.ÖNEN
Fuad Onen
Fuad Onen

Comments and Reviews

See All
Reklam
Henüz kayıt yok