Kumsalın enginliğinde, korku içinde bir çocuk, kuma çizgi çizerek kendisini yatıştırır. Kumsalın enginliğini çizgisiyle böler. Zaman zaman nefesi kesilir, çizginin daha da ötesine doğru çekilir, elinden geldiğince, çizgisinin peşinden sendeleyerek ilerler. Çizgi, kaosun
kalbinde, sakinleştirici ve dengeleyici merkezin kaba bir eskizi gibidir. Belki de çocuk çizgiyi takip ederken çizgiyi atlar, fakat zaten çizginin kendisi bir atlamadır: Düz değildir, düzensizdir, kıvrılır, ayrışır ve sonra tekrar devam eder. Kaosu böler, kaostan kaosun düzeninin başlangıçlarına atlar ve her daim silinme, erime, ufalanma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Dünyanın akıl yoksunu olarak göründüğü kişi için, dolayısıyla kendisi de akıl yoksunu olan kişi için, Tanrı vardır. Yahut aklın yokluğu, Tanrının varlığıdır.