Bazı talihsiz adamlar vardır, hayata ya erken gelirler, anlaşılmadan giderler. Ya geç kalırlar; zihinlerinde beliren şeyleri evvelden yapılmış bulurlar.
Reşat Nuri'den bahseden münekkidler, onda bir kusur görürler. Bütün kahramanlarını muallimlerden, bütün dekorlarını mektep muhitlerinden aldığını söylerler.
Aynı eseri, bugünkü idrak ve seviyemiz ile okursak, belki ilk tesiri duymayız. Fakat Çalıkuşu memleketin Feride'lere gebe kaldığı, Feride'lerin hasretini çektiği bir devirde yazılmıştı.
O zaman hocalık, bugünkü gibi değildi. Mektep, yedi kırk beşte başlar. Günde altı saat ders verilir, her gün nöbet tutulur, bazen bir sigara içmeye bile vakit bulamadan akşamı ettiğimiz olurdu.
Şeftali Bahçeleri, Sarı Bal, Yatık Emine hikâyeleri, hikâyeye memleketin girişidir. Bunlarda yazıldığı çağın manzarası, psikolojisi, mantığı, iç ve dış varlığı ile bütün memleket yaşar.