Arap Edebiyatının büyük manzum ve nesir ustası Hariri’nin 50 makame yani hayali bir karakterin başından geçen hayali olaylar anlatılmaktadır. Gezgin, tüccar, iyi niyetli Haris ibni Hemmam ve dalavereci, matrak, şair Ebu Zeyd’in karşılaşmalarından meydana gelen eser, büyük alimlerden Zemahşeri tarafından “altınla yazılacak kadar kıymetli” diye övgüye mazhar olmuştur. Hemmam’ın gittiği her yerde Zeyd’i tanıyamayacak kadar kılıktan kılığa girmiş halde görmek ve onların her karşılaşmasında dostluklarının daha ileri gitmesi, pek sıcak bir akış sağlamakta. Dostunun sırrını her zaman kalbinde saklayan Haris ibni Hemmam, Evu Zeyd’e her defasında dalaverelerini saklayarak yardımcı olmaktadır. Bu iki dostun serüvenini gülümsemeler eşliğinde okuyacaksınız.
Doğu toplumunun kültür yapısını, meseller, kıssalar, darbımeseller, fabllar... velsahıl hikâye etmeler oluşturur. Batı kültüründeki gibi duygu ve düşünceyi kısa ve öz ifade etmek yerine, hikâye etmeyi daha fazla sever Doğu toplumu. Eskiye göre bu anlayış kaybolmakta elbette, zira "tahammül"ün cenazesi kalkalı çok oldu.
Hariri'nin elli hikâyeden teşekkül etmiş olduğu bu eseri Batı edebiyatından Denemeler'e (Montaigne) benzettim okurken. Bir düşünüş verme kaygısı var her iki kitapta da. Sadece anlatım ve hikâye etme tarzları farklı.
Okudukça Arapçanın ne kadar derin ve geniş bir dil olduğunu tekrar gördüm. Gerçekten de Arapçaya hâkim olmak, dile hâkim olmak demek. O kadar edebî bir dil ki, bir sözden bin anlam çıkabiliyor. Bir sözü bir yerde kullanınca "söz ola kese savaşı" kıvamına gelirken, başka yerde kullanıldığında "söz ola kestire başı" makamına geçiyor.
Kitap efsane, lam'ı cim'i yok! İçinde fikirsel olarak katılmadığım noktalar oldu tabii ki. Kitap efsane lakin o kadar yazım hatası var ki, Allah'ım Allah'ım...
Bir de her hikâyede dipnotlar var, yığınla. Dipnotlar sayfa altında değil, kitabın arkasında (140 sayfa). Sayfayı oku, dipnota bak derken neredeyse canım çıkacaktı. Ama dipnotlar bir ansiklopedi! Sırf o dipnotlar bile ara ara okunur. Tavsiye edilen bir kitap olarak not ettim.
Keyifli okumalar...
"Kişinin güzelliği ve süsü, ruhuna yerleşmiş olan edebî kültürüdür." Sayfa 324
Hariri; Arap Edebiyatının en bilinen isimlerinden olup 1054 Basra doğumludur. Vefatı ise yine Basra'da 1122 yılı olarak bilinmektedir.
Kendisine dünya çapında bir ün sağlayan eseri ise işte bu Makamat'tır. Eser, 50 tane makameden (küçük hikaye)