Hakkında
Milletvekili, Radikal ve muhafazakâr görüşleriyle tanınan Türk siyasetçi ve din adamıdır.
Hasan Mezarcı, 11 Mayıs 1954 tarihinde Düzce'nin Aydınpınar Köyünde doğmuştur. Babasının adı Rasim Mezarcı, Annesinin adı Fikriye Çil’dir. Annesi ile babası; Hasan Mezarcı sekiz aylıkken boşanmıştır. İlkokuldan sonra Düzce Merkez Kur’an Kursu’nda hafızlığını yaptı ve İmam-Hatip Okulu‘na girdi. İmam-Hatip’i bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. İlahiyat okurken medrese tahsili de aldı.
Alanında uzman ilim adamlarından dersler alan Mezarcı, Arapça, tefsir, hadis ve kelam gibi ilimler öğrendi.
Hasan Mezarcı, öğrencilik yıllarında müezzinlik ve imamlık yaptıktan sonraki yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı’nda ve Tarım Bakanlığı‘nda memurluk yaptı. Müftülüğe Ağrı’nın Eleşkirt ilçesinde başladı.
Askerliğini yaparken yedek subay olarak, Adana 6. Kolordu Komutanlığı’nda Basın ve Halkla İlişkiler subayı vazifesinde bulundu.
Askerlik görevi bittikten sonra Sakarya’nın Akyazı ilçesine müftü olarak atandı. Daha sonra da İstanbul’un Ümraniye ilçesinde tayin edildi. Akyazı’da 5, Ümraniye’de ise 3,5 yıl görev yaptı.
Müftülük yaptığı bölgeden 6 Kasım 1991 tarihinde İstanbul’dan Refah Partisi milletvekili adayı olarak seçimlere girdi ve seçildi. 6 Kasım 1991 - 24 Aralık 1995 tarihleri arasında 19.dönem milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisinde görev yaptı.
Hasan Mezarcı yakın tarihle ilgili tartışmalı konuları gündeme getirmesiyle dikkatleri çekti ve bu sebeple partisinden ihraç edildi. Daha sonra hapis cezasına çarptırıldı. Hasan Mezarcı’nın hapishane süreciyle başlayarak bu süre içine kapanma ve yalnızlaşma sürecine girdiği gözlendi. Ceza evindeyken psikolojik ve biyokimyasal işkenceye maruz kalarak akıl sağlığını yitirdiği iddia edildi. Hasan Mezarcı’ya “cezaevinde ilaç verilerek zihin kontrolü yapıldığı” iddialarının kaynağı ve ilk çıkış noktası ise Fethullah Gülen’dir.
1997 yılında çıktığı cezaevinde yatarken Allah tarafından peygamber ilan edildiğini belirterek kendisini Mesih ilan etti.
Tüm dünya kiliselerindeki Hz. İsa resimleri tahminler üzere yapıldı. Ama artık Hz. İsa olarak ben buradayım ve bu nedenle resimlerin tümünün düzeltilmesi gerekiyor. dedi.
Türkiye'de rahat bir nefes alamayan ve iyice dışlanan Mezarcı, hapishaneden çıktıktan sonra Almanya'ya göç etti. Üç yıl aradan sonra televizyonlarda kendisi bu sefer kulağında küpeleri, bileklerinde bilezikleri, boynunda kolyesi, sarıya boyattığı uzun saçları, elinde bastonu, tepeden tırnağa altın sarısı entarisi ile görülür. Reha Muhtar onunla bir röportaj yaptı.
Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ‘Atatürk’ün manevi şahsiyetine hakaret’ suçundan kesinleşmiş 1 yıl hapis cezası alan Mezarcı, yaklaşık 3 yıl yaşadığı Almanya’dan 9 Nisan 2001 tarihinde Türkiye’ye dönünce cezasını çekmesi için gönderildiği Edirne’nin İpsala Kapalı Cezaevi’nde de yaklaşık 3 ay yattıktan sonra Ceza İnfaz Kanunu hükümlerine göre cezasını tamamlayarak 6 Mayıs 2002′de tahliye oldu.
Yaklaşık 3 yıl Almanya’da yaşamış olan Hasan Mezarcı, Havarileri olduğunu iddia ettiği cemaati ile faaliyetlerini internet sitesi vasıtasıyla da devam ettirmektedir. Çeşitli e-kitaplar yayınlanmaktadır.
Hasan Mezarcı, 1989 yılında Şule Mezarcı ile evlendi. (çocukları : Furkan Mezarcı (d.1991), Dilara Mezarcı (d.1994), Yasir Mezarcı,)
Hasan Mezarcı, 25 Temmuz 2017 tarihinde Kalp Damar Cerrahi Uzmanı Dr. Esin Tatlı ile evlendi.
Hasan Mezarcı ile beraber ailesi Düzce’nin Aydınpınar Köyü’ndeki evinde yaşamaktadır.
Kitapları :
1996 - Kavgamın Perde Arkası
“Kur‘an-ı Mecîd - MÜCDE”
Unvan:
Eski Türk Siyasetçi, Din Adamı
Doğum:
1954, 11 Mayıs 1954
Okurlar
2 okur beğendi.
1 okur okudu.
6 okur okuyacak.
Sözler ve Alıntılar
Bu ittihatçı siyaset mantığına göre siyasette yenilmemek ve yenmek için iftira dahil, herşey caiz ve hatta sevaptır. Siyasette öğrendiğim en önemli ilkelerden biri de, bu siyaset kültürüne göre, siyasetin dini, imanı ve insafı yoktur. Günü kurtarmak için herşey caizdir! Tek kelimeyle bu siyaset kültürü ve ahlakı, bir siyasi fahişe kültürü ve ahlakıdır. En iyi kıvırabilen en büyük siyasetçidir. Dün dündür, bugün bugündür, yarında yarındır! At atabildiğin kadar! Kıvır kıvırabildiğin kadar!
Herkes "Mezarcı neden M. Kemal'e ve Kemalizm'e kafayı taktı?" diye soruyor. Ama bu ülkede hiç kimse kalkıp "M. Kemal ve Kemalizm neden 60 milyonluk bir devlete ve millete kafayı taktı?" diye soramıyor. Çünkü bunu açıkça sormaya kalkanların başına, en hafifiyle Mezarcı'nın başına gelenler gelir!
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
