'Hannah Arendt'in bize öğrettiği gibi, zaman bize şimdide açılan ''boşlukta'', Kültür'deki Kriz'in önsözündeki terimi yinelemek gerekirse, ''sonsuz ihtimalli'' hamleleri, ummadığımız ''mucizeleri'' içeren bir dizi eylemi birinci tekil şahısta başlatmak üzere içine yerleşebileceğimiz ''aralıkta'' (gap) işliyormuş gibi görünür.'