İbnü'-Arabî: "Varlık rahmettir" diyor.Var olmanın kendisi bir rahmettir.Nasıl var olduğunuzdan bağımsız olarak, nefes alabiliyorsak, şu anda biz konuşabiliyorsak, birbirini anlayan insanlar olarak, bir araya gelebiliyorsak, ağzımdan çıkan kelimeler, sizin kulağınıza, oradan zihninize, belki inşallah gönlünüze ulaşabiliyorsa, şuradaki bir ağaç, çiçek size bir şeyler söylüyorsa ve siz onu görüp anlayabiliyorsanız, teneffüs ettiğiniz hava, sizin etrafınızda var olmaya devam ediyorsa,sabah güneş, her gün yeniden doğabiliyorsa kendi başına çok büyük bir nimet olduğunu, şükre vesile olduğunu düşünmemiz lazım.Tefekkür etmemiz lazım. Bu manada, bu derin tefekkür, insanı şükre götürür.Gerçek tefekkür, gerçek düşünce, insanı şükre, teşekküre, hamde götürür.
Bulmak,aynı zamanda bulunmayı istemektir,aslında .
bulduğunuz şey tarafından bulunmak..
Tek taraflı değildir .
Ben hakikati arıyorsam hakikatinde beni bulması demektir.
Ben sevgiyi arıyorsam sevgininde beni bulmasını istiyorum.
Muhabbeti, şevkati , insanlığı, kültürü arıyorsam onunda beni bulmasını istiyorum demektir.
Bu manada bulmak.bulunmak ve bilmek...
İslam düşünce geleneğinde tefekkür, zikir, teşekkür, teemmül, itikaf, inzivaya çekilmek gibi uygulamalar, basit birer meditasyon tekniği değil, yolun ve yolda olmanın gerekli şartlarıdır.