Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İbrahim Yardım

8.6/10
47 Kişi
388
Okunma
1
Beğeni
936
Görüntülenme

Öne Çıkan İbrahim Yardım Gönderileri

Öne Çıkan İbrahim Yardım kitaplarını, öne çıkan İbrahim Yardım sözleri ve alıntılarını, öne çıkan İbrahim Yardım yazarlarını, öne çıkan İbrahim Yardım yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslam'ın ortaya çıkışı ve yayılışı esnasında bütün Müslümanlar bazı sıkıntılara maruz kalmış ve fedakarlıklarda bulunmuşlardır. Fakat bu süreçte İslam'a ilk girenlerin konumu çok daha farklıdır. Onlar eski inançlarını bir kenara bırakıp yeni bir dine girerken, yıllardır süregelen gelenekleri ve toplum düzenini de karşılarına almışlardır. Bu nedenle Mekke döneminde Müslümanların sayılarının az olduğu sırada çekilen sıkıntılar, İslam'ın güç kazanmaya başladığı Medine döneminde karşılaşılan sorunlara nazaran cesaret isteyen niteliktedir. Öyle ki gün gelmiş Mekke, Müslümanlar için yaşanılmaz bir yurt haline gelmiş, bu nedenle onları daha önce hiç görmedikleri habeşistan'a ve akabinde Medine'ye hicrete mecbur etmiştir.
Hz. Meymûne bint Hâris (ra)
Hz. Meymûne annemizin Hz. Peygamber (sav) ile evlenmeden önceki ismi Berre idi. Hz Peygamber cömert, dürüst ve itaatkar anlamına gelen Berre ismini "Meymûne" olarak değiştirdi. Bazı kaynaklarda ise bu isim değişikliğinin hikmeti şöyle açıklanmaktadır. Hz Peygamber (sav) Mekke'den ayrıldığı yedi yıldan beri ilk defa ashâbıyla birlikte korku duymadan güvenli bir şekilde bu mübarek beldeye gelmişti. Böyle bir bereketle ve güvenle Mekke'ye girebildikleri için berre'nin ismini de uğurlu ve bereketli anlamına gelen "Meymûne" ile değiştirdi. Başka bir rivayete göre Hz. Peygamber cömert, dürüst ve itaatkar anlamına gelen "Berre" ismini, insanın kendisini tezkiye etmesi/övmesi olarak kabul ettiğinden dolayı adını "Meymûne"olarak değiştirmiştir.
Reklam
Hz. Sevde da ilk eşi Sekran b. Amr ile birlikte bu şartlar altında İslam'a ilk girenlerden olmuş, inancı uğruna hicret ederek Habeşistan muhacirleri arasına katılmıştır.Habeşistan hicretinden döndükten hemen sonra ilk eşini kaybetmiş ve bakıma muhtaç çocukları ile dul kalmıştır. Bu sıralar Hz. Peygamber de (sav) Hz. Hatice'nin vefat etmesi üzerine, Hz. Sevde ile aynı kadere ortak olmuştur. Havle binti hakim'in araya girmesiyle Hz. Peygamber kendisi ile aynı durumda bulunan Hz. Sevde ile evlenerek onu himayesi altına almış, buna karşılık Hz. Sevde Hz. Peygamberin ev işleri ve çocuklarının bakımını üstlenmiştir.
Medine hicretine kadar üç yıl boyunca Hz. Peygamber'in (sav) tek eşi olan Hz. Sevde, bu evlilik gerçekleştiğinde bir kadında aranan gençlik, güzellik ve zenginlik gibi herhangi bir özelliğe sahip değildi. Bu nedenle Hz. Peygamber'in onunla evlenmeyi tercih etmesinin sebebi İslam uğruna çeşitli sıkıntılara katlanan yaşlı ve himayeye muhtaç bir kadını nikahı altına alarak muhafaza etmekti. Dolayısıyla bu evlilik daha çok her iki tarafında ihtiyaçlarını giderme maksadı ile gerçekleştirilmiştir.
Sayfa 40
Hz. Zeyneb Bint Hüzeyme
Hz. Zeyneb'e "Miskinlerin Annesi" lakabının verildiğine dair rivayetler onun kişiliği hakkında bize en önemli bilgiyi vermektedir. Fakirlere ilgi duyması, ikramda ve iyilikte bulunması sebebiyle ittifakla "Miskinlerin Annesi" lakabıyla ondan bahsetmeleri dikkat çekilmesi gereken önemli bir noktadır. Yoksullara merhametinden ve acımasından dolayı ona yoksulların annesi denirdi; zira o yoksulları yedirir, içirir ve onlara devamlı yardım ederdi.
Hz. Zeyneb Bint Hüzeyme
Gerek ilk evliliklerinde gerekse Hz. Peygamber (sav) ile yapmış olduğu izdivaçta çocukları olmadığı bilgisini ulaştığımız Hz. Zeyneb hem Câhiliye devrinde hem de İslam'ı kabulüyle birlikte devam eden fakir ve düşkünlere karşı merhametli ve iyiliksever davranışlarından dolayı "Ümmü'l mesâkîn" ismi ile künyelenmiştir. Yaşadığı toplumda bu özelliğiyle isimlendirilmiş olması onun kabilesinde tanınan ve büyük bir nüfuza sahip sevilen bir şahsiyet olduğunu göstermektedir
Reklam
Hz. sevde'nin beş veya altı tane küçük çocuğu vardı. Bu nedenle Hz . Peygamber'le (sav) evlenmekten çekiniyordu. Hz. Peygamber ona “Seni benimle evlenmekten alıkoyan nedir?” diye sorunca Hz. Sevde “Vallahi, Ey Allah'ın resûlü! Beni seninle evlenmekten alıkoyacak hiçbir şey yoktur. Fakat şu çocukların sabah akşam başınızda gürültü yapacaklarını düşünüyorum.” cevabını verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, “Seni, benimle evlenmekten alıkoyacak bundan başka bir şey var mı?” diye sordu. Hz. Sevde de “Yoktur vallahi” deyince Hz. Peygamber (sav), “Allah iyiliğini versin. Kadınların hayırlısı küçük çocuklarından dolayı mihnete uğrayanlardır.” dedi.
Sayfa 20
Hz. Meymûne bint Hâris (ra)
İslam'ın ilk hemşirelerinden birisidir. Hatta yaralılara su götürürken düşman oklarından birisi kendisine isabet etmiştir. Ciddi bir şekilde yaralanan Hz. Meymûne Allah'ın lütfu inayeti ve muhafazası ile ölmekten kurtulmuştur.
Sayfa 81
Hz. Meymûne bint Hâris (ra)
Hz. Meymûne Hz. Peygamberin evine girerek büyük bir şeref sahibi oldu. Bu evde ibadet ve takvasını korudu. Peygamberimizden gördüğünü insanlara aktararak tebliğ ve irşad vazifesini de yapıyordu. Hz. Meymûne Hz. peygamberin ahlakını öğrenmeye çalışıyor ve rızasını gözetiyordu. Ondan işittiği hadisleri ezberliyordu. Sünnetine uymak konusunda çok hassastı. Peygamberimizin çok sevdiği hanımlarından birisiydi. Çünkü Hz. Meymûne, Hikmet ve kanaat sahibi, takvalı ve imanında sadık bir hanımefendi idi. Hz. Meymûne feraset ve basiret sahibiydi. Hz Peygamber'in Hz. Aişe'ye olan meyil ve rağbetini daha ilk günlerde hissetmişti. fakat o, Müslüman olmak ve "Müminlerin annesi" olmak Şeref ve nimetiyle yetiniyordu.
Hz. Âişe'den rivayet edilen, “Kadınlardan en çok kendisine benzemeye arzuladığım kimse Sevde'dir. Çünkü onda hiddet (atılganlık) vardır şeklindeki hadisten Hz.sevde'nin duygu ve hislerini çekinmeden aktaran bir karaktere sahip olduğu fikrini çıkarabiliriz.
130 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.