Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İlay Romain Örs

İlay Romain Örsİstanbullu Rumlar ve 1964 Sürgünleri yazarı
Yazar
10.0/10
1 Kişi
3
Okunma
0
Beğeni
599
Görüntülenme

Hakkında

İstanbul doğumlu İlay Romain Örs, Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji ve Siyaset Bilimi Bölümleri’nden mezun olduktan sonra doktora eğitimini Sosyal Antropoloji alanında Harvard Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Atina’da yaşayan İstanbullu Rumlar üzerine yoğunlaşan alan araştırması 2018’de Palgrave Macmillan tarafından Diaspora of the City: stories of cosmopolitanism from Istanbul and Athens adı altında yayımlanmıştır. Halen Atina’da araştırmalarını sürdürmekte, Türk-Yunan ilişkileri, Rumlar, azınlıklar, göçmenler, toplumsal hareketler, çokkültürlülük ve kent kimliği konularında yazmaya devam etmektedir.
Unvan:
Akademisyen
Doğum:
İstanbul

Okurlar

3 okur okudu.
9 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İç siyasal düzeni tahkim etme amacıyla devletler, birbiriyle özdeş varlıklar olarak tahayyül edilen devletin ve toplumun güvenliğini tehdit eder görünen bir "ötekiler" dünyasının inşasına dayanan çok sayıda disipline edici pratiği uygulamaya koyarlar. Devletler, "ben"in aksini teşkil ettiği bir tehditkâr "öteki" görüntüsü yaratma eğilimindedirler. Tehditkâr "öteki"nin inşa edilmesiyle bir devlet, organik bir bütünlük olarak tahayyül edilen toplum yani "ben" adına konuşma ve eyleme iddiasında bulunur.
Sayfa 62
"Vakıf yöneticileri devletin herhangi bir makamıyla, herhangi bir sorun nedeniyle temas kurduğunda hep şu prosedür yaşanır: sayın makam ya da bakan sizi nazik bir kabulle dinler, sunduğunuz raporu alır, kısa sürede gereğini yerine getireceğini ifade eder. Bu bizim için artık alışıldık bir ritüeldir ama biliriz ve hissederiz ki, o dosya bizim bilmediğimiz daha derinlerde bir kuruma havale edilecek ve onların kararına göre hareket edilecektir. Bu da çoğunlukla çözümsüzlüktür."
Sayfa 75
Reklam
İç siyasi toplumun bütünleşmiş bir topluluk olarak inşası ve sürdürülmesi, devlete bu "hayalî" birliğin yegâne temsilcisi ve göstergesi olarak hem iç hem dış siyaset bağlamlarında söz sahibi olma imkânını tanır. Bu amaçla devlet aygıtının tehlike, tehdit ve anarşinin dışsallaştırıldığı ve "dışarısının" karakteristik özellikleri olarak tahayyül edildiği bir uluslararası siyaset imgesini inşa etmesi gerekir.
Sayfa 42
"Azınlık meselesi" külliyatı, Türkiye' deki etnik ve dinî kimlik meselelerinin daha çok etnik boyutuna odaklanarak, meseleyi sıklıkla yalnızca bir milliyetçilik sorunu olarak görmektedir.
Sayfa 257
Milli dava kavramı, Türkiye'de kamusal söylemde siyasi elitler tarafından herhangi bir dış politik meselenin hayati öneme sahip olduğunu vurgulamak ve toplumdan politikalarına sorgusuz sualsiz bir destek talep etmek amacıyla sıkça kullanılır.
Sayfa 43
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok