İnci San Gönderileri
İnci San kitaplarını, İnci San sözleri ve alıntılarını, İnci San yazarlarını, İnci San yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Duygular akıllı kararlar için vazgeçilmezdir. Duygular mantıklı olmak için gereklidir. Duygusal beyin usavurma alanında, düşünen beyin kadar işe karışır.
usavurma: mantıksal türetme.
Sözcükler
Gençlerimiz( ergen anlamında ) çok uzun süre ve ağırlıklı olarak basılı yazılı sözsel bir eğitim görmektedirler. Sözcükler ve sözler ise ancak insanın deneyleri arttıkça nesnelerin simgeleri olarak anlaşılabilirler. Sözcükler simgelerdir, belli imgesel tasarımlar ya da açık seçik düşünülerle doldurulamazlarsa boş kabuklar gibi kalırlar.
Sayfa 133Kitabı okudu
Eğitimde Dramatizasyon
…insan ilişkilerine girmelerinde yönlendirme ve rehberliğe gereksinimleri vardır. İşte tiyatro ve oyun pedagojisi, çocuğun ve ergenin toplumsallamayı öğrenmesi süreci içinde yönlendirilmesi ile ilgili yöntemleri geliştirmeye çalışmaktadır.
Sayfa 92Kitabı okudu
Tüm sanatçıların yalnız kendi duygularını anlatmak için yarattıklarını söyleyemeyiz. Bazı sanatçıların kendileri de bunu yalanlarlar. E. A. Poe, 'Kuzgun' adlı şiirini nasıl yazdığını açıklarken, kendi duygularıyla hiç ilişkisiz, okuyucuda belirli bir duyguyu uyandırmak amacıyla gayet hesaplı davranıp, matematiksel bir yoldan şiirini yazdığını anlatmaktadır.
Birinci Kurultay sonunda kabul edilen tüzükte, toplumcu gerçekçilik şöyle tanımlanır: "Sovyet edebiyatının ve eleştirisinin temel yöntemi olan toplumcu gerçekçilik, sanatçıdan, gerçekçiliğin devrimci gelişim içinde doğru, tarihsel bakımdan somut bir betimlemesini vermesini ister. Bundan başka, gerçekliğin bu artistik betimlemesi şu görevle bir arada olmalıdır: Kitlelerin toplumculuk ruhu içinde ideolojik olarak değiştirilmesi ve eğitilmesi".
Sanat eseri dünyaya tutulmuş bir aynadır.
Her sanat eseri nesnel ya da öznel gerçekliğin nesnesel bir yansımasıdır, algılanmak üzere yaratılmış anlatımcı bir form'dur, şiirsel anlatıma sahip bir mecazdır.
"Bilgi ya da bilme, us'un saltçı egemenlik alanıdır; tanıma ise duyum ve duyguların cennetidir; şey'lere renk ve koku, ruh ve derinlik kazandırır. Tanıdığımız şey bizle konuşur, bize bir şeyler söylemeyi başarır, biz de bunun önemini anlar ve değerlendiririz. Bilme ise tek başına ölü gibidir."
Sayfa 71 - Ütopya
Tolstoy 'un sanatı tanımı şöyle:"İnsanın bir zaman duymuş olduğu bir duyguyu kendinde canlandırdıktan sonra, bu duyguyu başkalarının da aynıyla duyabilmesi için, devinim, çizgi, renk, ses ya da sözcükler aracı ile onlara aktarması -sanat eylemi budur işte ".
