Sanatın özü, onun yöntemlerini, yasalarını ve ilkelerini incelerken sanatçının kendi yaratıcı iradesini kullanarak bağımsız eserler yaratmayı amaçlamasıdır; böylece kendini bir yaratıcı haline getirir.
Umulan çirkinliği değil gerçek güzelliği bulmanın estetik zevkinin yanı sıra, cehaletten doğan önyargının yerini alan saygı, inançları veya renkleri ne olursa olsun hemcinslerimiz hakkında daha kardeşçe bir bakış açısı sağlar.
Dünyevi olmayan bir ideal için duyulan bir özlemde her zaman tezahür eden kimin gücüdür? Kimin varlığı yalnızca sözüne göre daha üstün bir yaşamın ya da yok olmuş birinin sönük hatırasının işareti olarak kabul edilmesiyle açıklanabilir?