Kıymet Çoşkun

Barışın Şairi Nazım Hikmet yazarı
Yazar
Derleyen
Editör
0.0/10
0 Kişi
2
Okunma
0
Beğeni
278
Görüntülenme

Kıymet Çoşkun Sözleri ve Alıntıları

Kıymet Çoşkun sözleri ve alıntılarını, Kıymet Çoşkun kitap alıntılarını, Kıymet Çoşkun en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çok yorgunum beni bekleme kaptan Seyir defterini başkası yazsın. Çınarlı kubbeli, mavi bir liman. Beni o limana çıkaramazsın...
Sayfa 117 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu
... Nâzım Hikmet dolayısıyla aydın militan için denilebileceği gibi, "asla uyumamak" gerekliydi. O asla uyumadı. Harikulâde olan şudur ki, ölüm onun ilk ve son uykusu ol- du. (Jean-Paul SARTRE)
Sayfa 248 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu
Reklam
Rusya'dan memleketimize avdet ederken tevkif edilen komonistlik cürmiyle maznun Nâzım Hikmet Beyle ayni cürüm maznunlarından İsmail Yusuf bey dün şehrimize getirilmişlerdir. Nâzım Hikmet Bey dün Hopa'dan şehri- mize getirildi. Şair ben komonizmin Edebiyatındaki tezahürüyle alekadarım diyor. Nâzım Hikmet bey "Sol Cenah" isminde edebi bir Mecmua çıkarmak arzusundadır
Sayfa 35 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu
Yasaklar dünyasındayım! Yarin yanağını koklamak: Yasak. Aranızda telörgü ve gardiyan olmadan konuşmak kardeşimle, ananla yasak. Yazdığın mektubun kapatmak zarfını ve zarfı yırtılmamış mektup almak: yasak. Yatarken lambayı söndürmen: yasak. Tavla oynaman: yasak. Ve yasak olmıyan değil yüreğinde gizleyip elde kalabilen şey: sevmek, düşünmek ve anlamak.
Sayfa 64 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu
Yurtdışında da yürütülen Nâzım Hikmet'e özgürlük kampanyası, yabancı basının ilgisini çekiyordu.
Sayfa 79 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu
Sabahın sahibi vardır. Gün daima bulutta kalmaz. Her hal ilerdedir yaşanacak günlerin en güzelleri
Sayfa 50 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu
Reklam
Nâzım Ağabey'i askere alma hazırlığı sözkonusuydu! Önce kimse inanamadı. Zaten Bahriye Mektebi'nden çıkmış olan, elli yaşında, kesin kalp hastası bir insan nasıl askerlik yapardı? Hem de -söylentiler doğruysa- er rütbesiyle, Doğu'nun sarp bir dağbaşında... Kendisine özel kolaylıklar gösterilmeyeceği de kesin olduğuna göre, da- yanamayıp kısa bir süre sonra öleceği besbelliydi. Kör kör parmağım kabalığıyla nasıl yapılırdı böyle birşey? Nitekim çok geçmeden söylentiler doğru çıkmaya başladı. Hasta şair şu- beye çağrıldı, karar kendisine resmen tebliğ edildi. (R.ERDURAN)
Sayfa 96 - Cem Yayınevi, 1990Kitabı okudu