Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Lars Morris

Lars MorrisŞarlatanlığın Tarihi yazarı
Yazar
7.9/10
19 Kişi
74
Okunma
3
Beğeni
1.606
Görüntülenme

Lars Morris Gönderileri

Lars Morris kitaplarını, Lars Morris sözleri ve alıntılarını, Lars Morris yazarlarını, Lars Morris yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Eskiçağda özellikle Avrupalıların kendi kültürlerinin bir parçası haline getirdikleri bir takım uyduruk hikayeleri ele alan yazar bir takım algilar oluşturmayı hedeflemiştir
Şarlatanlığın Tarihi
Şarlatanlığın TarihiLars Morris · Kırmızı Yayınları · 200974 okunma
"Tarihi iki defa okuruz, ilk okumada kullanılabilir ‘gerçeklerin’ peşine düşeriz. Bu bir papazın İncil’i okuması gibi bir şeydir. İkincisinde bu işin aslı neymiş diye okuruz. Bu da şeytanın İncil’i okuması gibidir.”
Kırmızı
Reklam
288 syf.
·
Puan vermedi
Farkında Olmak ya da Olmamak, İşte Bütün Mesele Bu!
Size saçma da gelse takıntı yaptığınız bazı inançlarınız veya davranışlarınız mutlaka vardır? Bu her insanda görülebilen bir şeydir. Bunun farkında olmak aslında büyük bir erdemdir. Bunun farkında olmayanlarsa zaten psikolojik olarak hastadırlar. Genel anlamda “histeri” deniliyor bu hastalığa. Şarlatanlığın Tarihi psikolojik bir eser değil.Morris kişisel histeriyle değil toplumsal histeriyle hareket eden toplumların başına gelmiş ilginç ve bir o kadar da korkunç olayları araştırmış. Korse kullanımından yüzlerini beyazlatmak için civa kullanımına kadar kadınlar neden kendilerine işkence etmişlerdi? Peki bir kabile neden kıtlıktan öleceklerini bildikleri halde sahip oldukları tüm hayvanları öldürmüşlerdi? Haçlı Seferine çıkan on binlerce çocuk ne düşünüyordu? İnsanlar neden cadıların var olduğuna ve hatta neden cadı olduklarına inandılar? Yazar bunları sorgularken biz şaşırıyoruz? Peki düşünüyor muyuz ki biz de toplumlarımızı etkisi altına alan bir histeriye sahip olabiliriz ? Sosyal medyanın, televizyonun, gazetenin düşünmeden bazı insanların yalanlarını kabul etmemiz için kullanılabileceği biliyoruz. Tarih bu konuda bir farkındalık oluşturabilir belki de. Şimdi düşündüm de aslında bunun farkında olmasak daha iyi. Çünkü göz göre göre kandırılan insanı uyarmaya çalışınca yemediğiniz damga kalmayabilir? Hiçbir şeyi düzeltemezsiniz. Böylece biz de Şarlatanlığın Tarihi’ne geçeriz!
Şarlatanlığın Tarihi
Şarlatanlığın TarihiLars Morris · Kırmızı Yayınları · 200974 okunma
Ayna Ayna
Ayna zalim bir erkek gözü gibi kadınlara bakıyor, kusurlarını söyleyip mutsuzluklarına neden oluyordu.
Ortaçağ'ın sonlarına doğru ayna kullanımının artması, makyajı da yaygınlaştırdı. Kilise, aynayı, şeytan işi ve bağışlanmaz bir günah olarak damgah\sa da kadınların aynayla kurduk- ları kopmaz ilişkiyi engelleyemedi.
Eski-den erkeğin beğeni dünyası için bedenlerine eziyet eden kadınlar, bunu gizlemek yerine çok kez görünür kılmaya özen gösterirlerdi. Bazı Afrika kabilelerinde kadınlar, uzatmak için boyunlarına halkalar dizerlerdi
Reklam
Kadınlar, bugün olduğu gibi geçmişte de erkeklerin beğeni ve takdirlerini kazanmak için, hayatlarını kötürüm eden birçok yönteme başvurmuştur. Kadın bedenini bir tüketim alanı olarak kurgulayan güzellik enstitüsü, günümüzde bu uygulamaların sonuçlarını başarıyla gizlese de, her zaman böyle olmamıştır.
Korse kullanan kadınlar, ince belin cinsel cazibeyi artırdığını düşünüyorlardı. Bu, tartışmaya açık bir şeydi; ama küçücük göğüslerin bile korse sayesinde çenenin altına kadar yükselerek görkemli bir hal aldığı kesindi.
Korse de bedeni kontrol etmek üzere üretilmişti. Güzellik mitine zarar verecek bir sarkma, taşma, pörsüme kontrol altına alınarak gözlerden gizlenmeliydi. Yaşlışlığı doğal bir süreç olmaktan daha çok, bir çeşit hastalık olarak düşünen "gençlik dini", korse aracılığıyla yaşlılık "hastalığı"nı denetim altına almaya çalışıyordu. Beden, korse denilen bu dar hücreye kapatılarak ehlileştirilmeye çalışılıyordu.
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.