Meriç Kayalı Gönderileri
Meriç Kayalı kitaplarını, Meriç Kayalı sözleri ve alıntılarını, Meriç Kayalı yazarlarını, Meriç Kayalı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Her şey kötü olmakla cezalandırılmışken insanlık bu cezanın mahkumlarındandı. Varlık, kötülüğe diz çökmüş gibiydi ve onun içinde hayatta kalmaya çalışan, bir dala tutunup da altlarındaki şiddetli selden kurtulmayı hedefleyen herkes elbet ki düşer ve onunla birlikte sürüklenir, karanlığa teslim olurdu."
Sayfa 200Kitabı okudu
"Ama şimdiye kadar bir şeyi öğrenmiş olması gerekiyorsa, bu da her şeyin ama her şeyin her zaman daha ve çok daha kötü olabileceğiydi. Buna kendini bir türlü alıştıramamıştı ve bu iki yıldır çektiği, içinde çürüdüğü keşmekeşin içinde farkına varması gereken ilk şey bu olsa dahi bir türlü anlamıyordu. "
Sayfa 200Kitabı okudu
"Bu dünya öyle bir yerdi ki daha neyin ne olduğunu anlamadan büyürdü çocuklar. Çocuk olamadan genç, genç olamadan yetişkin, yetişkin olamadan yaşlıya dönüşürlerdi. Hayatları çürüyüp gider, gece çöküp de yatağa girdikleri vakit de okumaktan bozulmuş gözlerini boş bir şekilde tavana dikerler, hayaller alemine dalar ve olması gereken şeylerin neden bir türlü olmadığını, ama olmaması gereken şeylerin daima, pes etmeden ve yorulmadan gerçekleştiği hakkında kendilerine bir ton sorular sorarlardı. "
Sayfa 194Kitabı okudu
"Herkes dünyayı değiştirmek ister ama kimse ölmek istemez."
Sayfa 193Kitabı okudu
"Mutlu son diye bir şey yoktu. Ve bunu birinci elden öğrenecek olmaları kadar can yakıcı, kalp kırıcı bir gerçekle karşılaşmaları da imkansızdı. Ancak bu son, mutlu değildi. Mutludan uzak olan her şeydi."
Sayfa 139Kitabı okudu
"Özgürlüğün sağlanması için isyan çıkmalıydı, bu hep böyleydi. Duvarların yıkılması adına önce sokaklar talan edilirdi, bu hep böyleydi. Hiçbir şey, uğruna mücadele etmeden elde edilemezdi."
Sayfa 61Kitabı okudu
"Bir şeyin öneminin farkına ya onu kaybettiğimizde, ya da o şeye yeniden sahip olduğumuzda anlardık."
Sayfa 15Kitabı okudu
"Düşüncelerini silip atamıyordu aklından, zaman geçip gidiyordu ve o hiçbir şeyde işin ehli değil gibi hissediyordu. Çaresizlik, damarlarındaki kanı kirleten bir lanet gibi dolanıyordu bedeninde. Yapayalnız hissediyordu kendini bu amansızca çile dolu, bu daha on sekiz yıllık kısa ömründe. Yalnızlığını paylaşamıyordu."
Sayfa 13Kitabı okudu
"Birini öldürmek, sizi basit bir katil yapmaz. Birini öldürmek sizden bir parça alır. Ve bir parçası eksik olan herkes, bir daha asla aynı olmaz. O his, o lanet, o karanlık duygular onları her gün avlar."
Sayfa 12Kitabı okudu
