Mete K. Kaynar Quotes
You can find Mete K. Kaynar quotes, Mete K. Kaynar book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Sahnenin perdesi Ocak 1968'de Tet saldırısıyla Vietnam'da açılmıştı. Vietnam'da sömürge savaşları'nın en fecisi, en gaddarı, en insafsızı hüküm sürüyordu. ABD, Vietnam'ın içinde bulunduğu Çin Hindi bölgesinde (Güney Vietnam, Kuzey Vietnam, Laos ve Kamboçya) sekiz milyon tondan daha fazla napalm bombası yağdırmıştı. Napalm bombası, insan bedenine yapışıp onu kemiğine kadar yakmak üzerine tasarlanmış pelte kıvamındaki benzindi ve Vietnam Savaşı'nda beş milyon insanın canını almıştı. Lakin Vietnamlılar inanılmaz bir biçimde direndiler. Fakirlerdi; tüfekleri ıskartaya çıkmıştı belki, ama elleriyle yaptıkları bombalar, bubi tuzaklarıyla sonuna kadar savaştılar. Sonunda, köylü gerillalardan oluşan halk ordusu, topyekûn savaşta ABD emperyalizmini perişan edecekti.
Sayfa 318Kitabı okudu
Milliyetçi-mukaddesatçı topağın belli başlı iki ortak zemininden biri, 1963'te -yeniden-kurulan " Komünizmle Mücadele Derneği" idi. 1965'te ülke çapında 110 şubeye ulaşan dernekler, marazî ve paranoid denilebilecek bir anti-komünizmden öte bir fikri zahmete girmediler. Bu zeminde, başta TİP olmak üzere sol gruplara, toplantılara karşı linçli bir saldırganlık örgütlendi.
Sayfa 297Kitabı okudu
İdeolojilerin gücü, yarattığı hayallerle, kitlelerin önemli bir bölümünü peşinde sürüklemesinde yatar.
Sayfa 86 - Özgür ÜniversiteKitabı okudu
Ruhi Bey Nasılım?
Çağdaş kent hayatında bireyin yalnızlaşmasi ve içinde bulunduğu topluma yabancılaşması,birçok modernist yapıtın ana izleğini oluşturur. Türkçe modernist yapıtlarda, Tanpınar'ın Hayri İrdal'indan ,Yusuf Atılgan'ın C.'sine, Atılgan'ın C.'sinden,Edip Cansever'in Çağrılmayan Yakup'una ve Ruhi Bey'ine çeşitli nedenlerden dolayı içinde bulunduğu toplumla uyuşamayan;kent hayatında yalnız, yabancılaşmış,uyumsuz yada şizoid bireyler karşımıza çıkar.
Sayfa 482 - İletişimKitabı okudu
Siyasal İslam: "Kore yolu Allah yoludur."
Ellili yılları önceki onyıllardan ayıran bir başka özellik ise siyasal İslamcılığın gelişimidir (...)
Bu gelişme, DP'nin siyasal söyleminde dinsel unsurlara ağırlık vermesine olanak tanımıştır. Tanel Demirel'in Türkiye'nin Uzun Onyılı: Demokrat Parti lktidan ve 27 Mayıs Darbesi başlıklı kitabında karşılaştığımız bir söylem örneği, hükümetin dinsel temaları nasıl kullandığını ortaya koymaktadır. DP Amasya teşkilatı tarafından hazırlanan bir broşürde, "Evet DP dine hakiki kıymet veren bir partidir. Çünki dinsiz bir millet yoktur ve olamaz. Bizim dinimiz ise komünizm mikrobuna karşı en çok tesir eden bir bombadır, bir toptur, bir silahtır," denilmektedir. Kore Savaşı'na katılım kararının meşrulaştırılması için, "Kore yolu, Allah yoludur," ya da "Kore Savaşı, cihat ve gaza mahiyetindedir," türünden dinsel temalara başvurulması da benzer bir uygulamadır. DP tarafından yayınlanan kitaplarda, "Ahlak ve hürriyet koruyucusu" olarak tanıtılan ABD, dinsel içerikli ifadelerle yüceltilir. "Amerikan askeri yardımı hakkında 1955'te Kor Generalliğe terfi etmiş kıymetli bir Generalimiz 'Allah Amerikan milletine cennette en iyi yerini versin. Bizlere de hemen onların yanlarında bulunmayı nasip etsin, elimizde başka maddi imkan olamadığı için duam budur,' demişti."
Sayfa 101Kitabı okudu
Sağın klasik dış minnaklar söylemi
Türkiye'yi yönlendirmek isteyen veya büyümesini istemeyen 'dış mihraklar', Türkiye üzerinde sürekli 'tezgahlar/ameliyatlar/operasyonlar' düzenlemektedirler. Bu durum, vatandaşların uyanık kalmasını, 'tesanüt' içinde olmasını gerektirmektedir. Ayrıca, bu durum, temel hak ve özgürlüklerin askıya alınmasını öngören olağanüstü önlemlerin alınmasını da meşrulaştırmaktadır. Siyasal muhalefetin kökü dışarıda bir faaliyet olduğunu ileri süren bu anlatı, muhalif çevreleri dış mihrakların kuklası, iç düşman vb. olarak göstererek şeytanlaştırılmasını da kolaylaştırmaktadır. Bu dönemde etkili olan Soğuk Savaş dinamikleri, sol muhalefetin şeytanlaştırılmasını kolaylaştıracak gerekçelerin ortaya çıkmasına olanak tanımıştır. Adnan Menderes'in "Biz solculuğu bugün bu memleketin aleyhine ve zararına çalışan kuvvetlerin ajanı olma manasına alıyoruz. Bunları bir fikir ve his olarak kabul etmekten uzağız," derken attığı ajanlık suçlaması bu dışsallaştırma stratejisinin ifadesidir.
Sayfa 99Kitabı okudu
... Necip Fazıl'ın, Erbakan'ın Konya mitingine dair gözlemlerini aktardığı sözlerinde görmek mümkündür:
" Hoca kürsüye çıktı... Tam bir simsar ve tezgâhtar ağzı... Toplantı sonunda ona eller uzandı, o da ellere uzandı ve kafaların üzerinde önceden peylenmiş bir katıra binercesine, gayet rahat ve pişkin, yerleşti. Bana da aynı muameleyi göstermek isteyen elleri nefretle ittim ve adeta hakaret edercesine bana el uzatmamalarını ihtar ettim. "
Sayfa 332Kitabı okudu
Sizce ?
Yine yapıtta kullanılan köylü konuşmaları ve şive taklidi, dönemin edebiyatçıları ve eleştirmenleri arasında bir gerçekçilik tartışmasına dönüşür. Kemal Binbaşar, Orhan Kemal, Samim Kocagöz ve Fahir Önger gibi yazar ve eleştirmenler şive taklidinin yapıtın gerçekçiliği açısından gerekli olduğunu ve dili zenginleştirdiği öne sürerlerken, Nurullah Ataç, Tarık Buğra, Mehmet Fuat ve Melih Cevdet Andaç gibi isimler şive taklidinin gerçekçilikle ilgisi bulunmadığını ve dili bozduğunu iddia ederler.
Sayfa 473Kitabı okudu
İkinci Yeni ...
Öte yandan İlhan Berk,Turgut Uyar,Cemal Süreya ve Edip Cansever gibi şairlerle birlikte alışılagelmişin dışında bir şiir,Yeditepe ve Pazar Postası'nın sayfalarında gün geçtikçe gelişmektedir.Şiirdeki bu değişimi ilk kez fark ederek isim veren kişi ise Muzaffer İlhan Erdost olmuştur.
İletişimKitabı okudu
Gece konuyormuş gerçekten de ...
Taşlıtarla'ya 1950'lerin başında göç etmiş bir Bulgar muhaciri nasıl gecekondu inşâ ettiklerini Toplumsal Tarih Dergisi'ne şöyle anlatmaktadır: " Akşamları birbirimize gecekondu yapıyorduk, sırayla. ... Jandarmalar geliyor, onlar bir uçtan yıkıyor, biz bir uçtan yapıyoruz. ... Mesela gündüzden temelini kazıyorduk, hava kararmaya başladığı zaman hemen temelini yapıyorduk, gece briketleri işliyorduk, böyle elimizlen. "
Sayfa 555Kitabı okudu