Dışarıdan bakıldığında çocukların tercih edeceği bir kitap gibi düşünebilirsiniz. Ama içine girdiğinizde ister 7 yaşında olun ister 70 sizi etkileyecek türden bir kitap. Bence bir çok övgüyü hakeden bir roman. Kitabın arka kapağında "en büyük dileği bir gün bulutlara dokunmak olan..." yazıyor. Dileğinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini Nashville ve diğerleri ile öğrenmeye ne dersiniz. Kitaba bir şans verirseniz size çok şey katacağını düşünüyorum. Şimdiden iyi okumalar. (:
Ama Nashville müziği yönetmek istemiyordu. Nashville müzik olmak istiyordu. Nota kağıdının üzerinde dans etmek, bir sinek kuşunun yapraktan yaprağa geçmesi gibi her siyah noktaya basmak istiyordu. O, uçmak istiyordu.
"Ama tüyleri var" diye cevap vermişti babası. "Tedavi edilebilir mi?"
"Tedavi edilecek bir şeyi yok" demişti doktor. "Bazı çocukların çilleri vardır. Bazılarınınsa ilginç doğum lekeleri. Nashville'in de tüyleri var."
Çoğu akşam Nashville ile Junebug pasta yaparlardı. Anneleri, "Bu sefer ne için pişiriyoruz?" diye sorardı. Ve tabii ki her zaman cevapları hazırdı: Mevsimin ilk ateş böceğini karşılamak için ve geçmeyen hıçkırığın sebep olduğu üzüntüyü geçirmek için pasta yaparlardı. Güzel şekilli bulutlar için pasta, kötü geçen günler için pasta ve sadece çimenlerin üzerinde yalın ayak yenebilecek pasta.
"Ve tabii ki" diye açıkladı Nashville, "diğer sebepler geçersiz sayılsa bile doğum günü dışında her yıl kutlanacak üç yüz altmış dört gün var."
"İmkansız dediniz." diye belirtti dul kadın. "Öyle bir şey yoktur. Gördüğünüz ya da göremediğiniz şeyler vardır ama imkansız diye bir şey yoktur, tatlım."