1990 doğumlu Mustafa Becit , İstanbul Üniversitesi psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik mezunu. Eğitimini kitabının içerisinde başarılı bir şekilde harmanlamış yazar. Kendisi ayrıca bazı dizilerin senarist ekibi içerisinde de yer almış.
''Ben kendime inanmıyorum, ama Allah'a inanıyorum. Babam bir gün bana, sevdiğin birini kaybetmekten nasıl korkuyorsan, Allah'ın sevgisini kaybetmekten de öyle kork demişti. O'nun sevgisini kazandım mı hiç bilmiyorum. Ama onu çok seviyorum.
Doğru mu yalan mı bilmediğim bir hikayeye göre, babanın biri oğluna biz gazetedeki dünya haritasını yedi
“Ben kendime inanmıyorum, ama Allah'a inanıyorum. Babam bir gün bana, sevdiğin birini kaybetmekten nasıl korkuyorsan, Allah'ın sevgisini kaybetmekten de öyle kork demişti. O'nun sevgisini kazandım mı hiç bilmiyorum. Ama onu çok seviyorum.
Doğru mu yalan mı bilmediğim bir hikayeye göre, babanın biri oğluna biz gazetedeki dünya haritasını yedi
Evet bugün itibariyle sitede 3. yılımı doldurmuş bulunuyorum. Koskoca 3 yıl...
Öyle güzel şeyler gördüm ki bu sitede, tabii aynı oranda olmasa da kötü şeylere de şahit oldum. 2016 yılında, çoğunuzda olduğu gibi tesadüfen buldum siteyi. Ve bu 3 yılın en güzeli de 2016 yılıydı. Belki yeni olmanın heyecanı, belki daha az kişi olması, çok fazla
Her Şey Ben Yaşarken Oldu kitabında ego ile ilgili 5 tane soru var. Tabii cevapları da verilmiş. Ancak ben cevapları yazmadan sizin cevaplarınızı merak ediyorum. Görüşlerinizi belirtirseniz çok mutlu olurum. Kitabı okuyanlar belki biliyordur cevapları ama sonrasında tekrardan buraya yazacağım. Şimdilik sıra sizde.
Ego ile ilgili alıntıyı da şuraya bırakayım #35680218
Sorular:
1-Bir doz gizem, bir doz korku egoyu kaç yıl yaşatır?
2-Aşk mı egoyu yaşatır, yoksa ego mu aşkı?
3-Hayallerimizin senaryosunu ego mu yazar?
4-Ego, insanı tanrı yapar mı?
5-Egonun en çok korktuğu şey nedir?
Her Şey Ben Yaşarken Oldu nedir? Çakma bir Polat Alemdar, ortaya kocaman bir Aşk-ı Mennu’dan Bihter, az Freud kulağı, biraz Jung dili, birkaç argo – lakin yazar tarafından sansürlü olması gerekir – kısık ateşte alabildiğine bam bam bam….
Kitabın ilk 109 sayfasını
Okduğum ilk polisiye roman herhalde. Saçmalık yapıp isminden dolayı alarak okumak istedim. Kitabı kötülemiyorum kesinlikle hiçbir kitap, hiçbir yazar kötülemeyi hak etmiyor çünkü ortada bir emek söz konusu. Ama olumlu ve çoğunlukla da olumsuz düşüncelerim var kitapla ilgili.
Öncelikle yazar duygu tasvirlerinde oldukça başarılı. Yarattığı
Neslihan T. tavsiyesi üzerine oldu. Etkinliğe gelince ne kadar etkinliklerden pek haz etmesemde nasıl bir zamanla tutturduysam etkinlik tarihiyle kitabı okuma tarihi çakıştı. Tabii baskılarla beni etkinliğe davet eden arkadaşımı anmamak olmaz.