İslâm dini, Arabistan ve Orta-doğu sınırları içine hapsedilen bir Arap dini değildir. Kur'an, Evrenlerin ve insanların Rab'binden tüm insanlığa sunulmuş bir mesajdır. Tanrı'nın bilgisini kapsayan bu mesajı, insanlığa duyuran Hz. Muhammed'dir. Bu duyuru, belirli bir ırk ve coğrafyayla sınırlı değildir. Bu duyuruyu kapsayan Kur'an, Dünya'nın sonuna kadar sürebilecek bir zaman dilimine, çok farklı iklimlere, apayrı alışkanlık ve kültürlerin olduğu geniş bir coğrafyada yaşayan insanların tümüne hitap edebilecek esneklikte bir kitaptır.
Göklerin ve yerin yaratılışı dillerinizin meleklerinizin farklılığı da Allah'ın ayetlerindendir kuşkusuz bilgi sahipleri için bunda ibret vardır. (Bak. Tum Suresi 22)
Allah vahyinin insanlar tarafından anlaşılması için, onları yine onların dili ve anlayışları ölçüsünde buyruklarını indirmiştir. Allah, kendine ait kelamı insana ait bir lisan vasıtasıyla beşer seviyesine indirmiştir. Çünkü lisan toplumsal bir olgudur. O, toplum arasındaki iletişimi aracılık eder kelam ise anlamı olan vahiydir Dolayısıyla lisan kelimesi ister Arapça olsun ister başka diller olsun kullanımda hiçbir zaman Allah'a izafe edilmemiştir ve edilemez.