Mustafa Toköz Gönderileri
Mustafa Toköz kitaplarını, Mustafa Toköz sözleri ve alıntılarını, Mustafa Toköz yazarlarını, Mustafa Toköz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.İnsanlık
İbrahim Aleyhisselam, misafirsiz hiç yemek yemezmiş. Mübarek, misafir yoksa bekler, birini bulana kadar aç dururmuş. Cömert insanların mükellef sofralarına boşuna dememişler “Halil İbrahim sofrası” diye... Neyse.. Bir gün, 80 yaşında bir ihtiyarı misafir etmiş. Birkaç gün ona gerekli hizmeti, en güzel şekilde yapmış. İhtiyar adamın keyfine
Sayfa 40 - Berekat yayıneviKitabı okudu
Mutluluğun sırlarından biri de başkalarının önceliklerini, kendi önceliklerinden önde tutmak olsa gerek... Böyle yapmakla, bitip tükenmez bir mücadelenin içine girmemiş oluyorsunuz, her şeyden önce.. Almaktan çok vermeyi düşününce, önce karşınızdaki mutlu olur, sonra onun mutluluğu sizi mutlu eder.
Sayfa 31 - Berekat yayıneviKitabı okudu
HASBİHÂL-1-
Gidenlerle
Geride kalanların mücadelesi her şey
Beklenenlerle bekleyenlerin...
Gidenler zaferle gittiler şüphesiz
Beklenenler galip ilan edildi.
Geride kalanların sabrını hiçbir şey geçemedi ancak
Ve kimse aşka bu kadar sabretmedi.
Sayfa 6 - Berekat yayıneviKitabı okudu
"GECE GÜLÜŞLÜ KADIN
Bir tek sensin
Beni böyle şair halimle gören
İçime akan gözyaşlarının tuzunu
Dudağında hisseden bir tek sensin.
Bir sen varsın
Adı konulmamış şiirlerimi ezbere bilen
Ve iyi ki geceler var
Gecelerde iyi ki sen varsın.
Bu kadar yalınım işte ben
Bütün maskelerimi rüzgara verip
Sana gelişim boşuna değil her gece
İçimdeki huysuz ve uykusuz çocuğu
Kollarına verişim boşuna değil.
Ey, gece gülüşlü kadın!
Karanlığıma coşkulu bir dolunaysın bazen
Bazen dolunayın önünde bir tutam bulutsun
Hüznün çıkmaz sokaklarında
Elimden tutan sıcak bir umutsun."
Sayfa 177
"Hayat iki gündür. Bir günü sevinç, bir günü keder."
Sayfa 111
"Bazen telefonu kapatmak, bir tabutun kapağını kapatmaktan daha acı veriyor insana."
Sayfa 111
"Hayalini yele vermiş insan, bütün yapraklarını döküp kışa teslim olmuş ağaçtan farksız.. bir kış ağacı gibi ölümün soğukluğunu taşır dallarında.. ta ki yeni hayallerine kavuşuncaya dek.. bahara dek.."
Sayfa 80
"Bir gün gelir, her şey susar Leyla! Her şey susar ve sadece ölüm konuşur."
Sayfa 23
"Geride kalanı düşünmeden gitmelisin. Ardına bir kere bile bakmadan..Çağıl çağıl akmadan gitmelisin, ıssız bir nehir gibi.. Hangi denize döküleceğini kimse bilmemeli.. sen bile..
Kalmak kadar erdemdir gitmek de... Yeter ki gitmeyi bil..."
Sayfa 19
"Dostun kokusu elem giderir, dostun kokusu karın doyurur, dostun kokusu çatlamış gönül toprağına hayat suyu olur. Bir kere alınmaya görsün."
Sayfa 17
"Kendimi her şeyden uzaklaştırıp, bir odaya kapandım. Bazı acılar yalnız yaşanmalıydı."
Sayfa 15
"İnsanların arasında gurbette gibisin. Daha doğrusu bu dünyanın adamı değilsin."
Sayfa 12
"SEN GİTTİN ŞUBAT'A HÜZÜN DÜŞTÜ
Sen gittin
Bu şehrin bütün kapıları kapandı yüzüme
Sen gittin
Bütün perdeler çekildi
Sen gittin, kanı çekildi sokakların...
Sen gittin
Bütün martılar sustu
Şafak sökmedi bir daha
Sen gittin, zamanın zembereği koptu...
Sen gittin
Şubata hüzün düştü
Uzak baharlara sürüldü umutlarım.
Sen gittin, sessiz bir çığlık kaldı dilimde.
Sen gittin, poyrazlar geldi
Ben öyle bir üşüdüm ki
Boz dağları büyüdü içimde mısra mısra..."
Sayfa 9