670 (1271) yılı civarında Bağdat’ın Sarsar kasabasının Tûfâ köyünde doğdu. İlk eğitimini köyünde aldıktan sonra Sarsar’a yerleşti. 691’de (1292) Bağdat’a geçerek Müstansıriyye Medresesi’nde Ebû Abdullah Muhammed b. Hüseyin el-Mevsılî ve Ebû Bekir el-Kalânisî gibi âlimlerden ders aldı. 704’te (1304) Dımaşk’a gitti, ismini övgüyle andığı ve hakkında şiirler yazdığı İbn Teymiyye’nin derslerine katıldı. Ayrıca Yûsuf b. Abdurrahman el-Mizzî, Dımaşk’taki Hanbelî Kadısı Takıyyüddin Süleyman b. Hamza el-Makdisî ve diğer bazı âlimlerden hadis dersleri gördü. Ertesi yıl Kahire’ye geçip Mansûriyye ve Nâsıriyye medreselerinde muîd sıfatıyla ders verdi, ayrıca kendisi çeşitli hocalardan ders aldı. 711’de (1311) hocası Hanbelî Kādılkudâtı Mes‘ûd b. Ahmed el-Hârisî ile aralarında çıkan anlaşmazlık sonucunda Şiîlik’le itham edildi, görevinden alınarak önce hapse atıldı, ardından Güney Mısır’daki Kūs şehrine sürüldü. Hayatının en verimli dönemlerinden birini geçirdiği Kūs’tan 714 yılı sonlarında (Mart 1315) hacca gitti; bir yıl kadar Mekke ve Medine’de kaldı. Ertesi yıl ikinci haccını yaparak Filistin’e döndü ve henüz genç denilebilecek bir yaşta 716 yılının Receb ayında (Eylül-Ekim 1316) el-Halîl şehrinde vefat etti. Safedî, Süyûtî ve Kâtib Çelebi gibi müellifler onun 710 veya 711’de öldüğünü ileri sürmüşse de Tûfî’nin hayatıyla ilgili diğer bilgiler göz önüne alındığında bu tarihlerin yanlış olduğu anlaşılmaktadır.