Sizlere nasil anlatsam, ne anlatsam bilemiyorum. Dun gece bitirdim ama etkisinden hala çıkamadım. Kitabin içeriğine dair bir şey yazamam. Her kahramanın iç dünyasına siz yolculuk yapmalısınız. Ne kadar anlatsam da okumadan anlayamazsınız. O duyguyu alamazsınız. Sadece diyebileceğim tek şey var. Lutfen alıp okuyup.
Sanırdım ki, her hikaye mutlu sonla biter ve ben kitabi öyle sevebilirim. Bunun doğru olmadığını artık biliyorum. Sevgili @anedretkilic bunu bana ikidir yapiyor. Oyle kurguluyor ki kitap bittiğin de kalbim yazarin elinde ve sanki kalbimi avuclarinda sıkıyor gibi hissediyorum.
Düşünüyorum; Anton, Kaspar, Lindsey,Chris,Seyit, Reşit ve Nora... Hatta Gulcan'in Cagatayi bile ve hatta Çağatay 'in Ahu su. Hangisi beni daha çok etkiledi. Cevabım yok. Hepsi beni içine sonra alıp yere vurdu. Sabah kitabin not aldığım yerlerini tekrar okudum. Sanki satırlar aklimdan silinirse boşluğa düşeceğim gibi hissediyorum. Okurken onlarca teori yazdim. Hic biri aklimda kalmadı. Bana kitaptan kalan tek şey sonunu okuduğumdaki yaşadığım ŞOK.
Kendimle kalmalıyım.
Sizlere diyebileceğim şey ise okuyun.
Şiddetle tavsiye ederim.
İçimdeki karanlık noktaları keşfetmeme yardımcı olduğunuz için teşekkür ederim Nedret KILIÇ
SEVGİLERIMLE.
Kornelyus'un Ezgisi Yeni başladım kitaba, şu an ne okuyorum farkında değilim. Hiç tatmadığım bir yemeğin merakı içerisindeyim. Tuhaf bir lezzet var ama henüz tadını çıkarma vaktindeyim
“Sevgi, öyle anlaşılıp anlatılabilecek şey değildir. Fakat bakmayı bilirsen gözüne görünür. Dokunmayı bilirsen etine değer.”
Yetmiş bir senesi, eylülün ikisinde başlıyor hikâye. Bir günün içerisinde başlayıp aynı günün içinde sona eriyor.
Yetmiş bir senesi, eylülün ikisinde yağmaya başlayan kar yitirilen ve yeniden doğan yaşamları, aşkı,
Kornelyus’un Ezgisi / Nedret Kılıç
“Anlatacağım seni Kornelyus!
Anlatacağım seni kuzeyin güzel kuzu
Bir serçe yavrusu
Bir güvercin Kanadı
Grace!”
Bu yoruma nasıl başyacağım inanın bilmiyorum.
Ne yazsam nasıl anlatsam diye düşünüp durdum.
Öyle Farklı bir roman okudum ki nasıl anlatılır onu bile bilmiyorum..
Kesinlikle sıradan bir roman değil,
Kornelyus'un Ezgisi, Nedret Kılıç'ın neredeyse peş peşe okuduğum ikinci romanı. Roman bilinç akışı yöntemiyle yazılmış. Başkahramanı Kornelyus olmasına rağmen olayların akışına göre yön değiştiriyor. Kornelyus'un epeyce geriye doğru giden anne ve baba tarafının anlatıldığı, ailenin işlerinden -ya da kanunsuz işlerinden denebilir-