Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Orhan Birgit

Orhan BirgitEvvel Zaman İçinde yazarı
Yazar
8.0/10
2 Kişi
15
Okunma
1
Beğeni
835
Görüntülenme

En Eski Orhan Birgit Sözleri ve Alıntıları

En Eski Orhan Birgit sözleri ve alıntılarını, en eski Orhan Birgit kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnönü’nün 82 yaşına girdiğini, yaşlandığı için başkalarının etkisi altında kaldığını, bu nedenle de genel başkanlık görevini bırakması gerektiğini söyleyenler de vardır. Paşa’nın bu söylentiler karşısında “Biz, doğru düşündüğümüze inananlar üstünüz.Yanlış diyenleri doğru olduğuna inandırmaya çalışırız. Olmazsa bizden ayrılırlar” sözü, Bülent Ecevit’in çevresinde CHP’ye yeni hedefler vermek için bir araya gelmeyi düşünen çoğu çiçeği burnunda milletvekilleri için büyük bir destek olacaktı.
Ev sahibimiz Çankaya’dan Bahçelievler 6.caddedeki Pazar durağında bulunan evine döndüğünde neşeliydi. İsmet Paşa’ya hem parti meclisine seçilenlerin listesini, hem de o listeden oluşacak merkez yönetim kurulu için düşündüğü isimleri bildiren bir listeyi sunmuş. Paşa okumuş. Tekrar okumuş. “Tamam” demiş ve ardından “Genel sekreter kim? Onu yazmamışsın” diye sormuş. Bülent Bey, “İzin verirseniz ben olacağım. Arkadaşlarım öyle istiyorlar” derken, farkında olmadan elini önündeki sehpaya hafifçe vurmuş. O kararlı tavır genel başkanın hoşuna gitmiş. Hafifçe kalkmış, başarılar dilerken Ecevit’i alnından öpmüş.
Reklam
24 Ocak 1971’de I.Büyük Kongresini yapan Milli Nizam Partisi’nin sonuç bildirisinde,iktidara gelince anayasa değişikliği yapılacağı açıklanmış; CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’den söz edilince “Kahrolsun Deccal” sesleri yükselmiş, Genel Başkan Erbakan “Okullarda Yahudi Durkheim’in kitapları yerine İmam Gazali’nin eserlerinin okutulacağını” söylemişti. Günümüzde AKP iktidarının da sahiplendiği Milli Görüş’e uygun isteklerin ilk tohumları, böylelikle atılmış oluyordu.
İsmet Paşa,CHP’nin genel başkanıdır. Ancak o, muhtıra verilişi esnasında,ülkeye ve parlamentoya uygulanmak istenilen vesayet sistemine karşı çıkmayı, “Ya meclisi kapatırlarsa; ya bir bölünme olursa…” türünden kuşkular nedeniyle göze alamamıştır. Onca birikimine rağmen bu nedenle de asker de asker vesayetine bir süre katlanmayı içine sindirmenin yanı sıra, bizlerden de bu stratejiye destek beklemiştir. Politikasını halkın arzuları üstüne oturtmayı isteyen Ecevit’le yol ayrımına da bu nedenle sessiz kalmış olmalıdır.
6 Mayıs günü toplanan 5.CHP Olağanüstü Kurultayı’nda “Ya CHP ya da Ecevit” diyen Milli Şef İsmet İnönü’nün 33 yıl 4 ay 11 gün süren genel başkanlık görevinden istifa ederek Bülent Ecevit’in önünü açması, tam anlamıyla politika hayatımızın üstünde patlamış bir atom bombası etkisi yapacaktı. Paşa, eski genel sekreterini partinin en yetkili organı olan kurultay delegelerine “maceraperest” olarak şikayet ediyor ve parti meclisi ile merkez yönetim kurulunun değiştirilmesini istiyordu.
Toplanma çağrısını,kendi başkanlığındaki parti meclisine ve MKYK’ya güvenmeyerek,tüzük dışında ve kendisinin görevlendirerek olağanüstü yetkiler tanıdığı üç milletvekilinden oluşan kayyum heyetine veren İnönü, o kurultayı oluşturan delegelerin 507’sinin desteğini alabilecek, 709’u ise Ecevit lehine oy kullanacaktı. Bu “Özel Kurultay” sadece CHP için değil, bizim demokrasi tarihimiz için de önem taşır. Delegeler, cumhuriyetin bu koca çınarının beklentisinin karşısında tavır alarak Paşa’yı kırma pahasına siyasi rüştlerini ispat etmişlerdir.
Reklam
30 Haziran’da toplanan 21.kurultayın birinci gününde “Genel Başkanımız Ecevittir” diyen ve güven verici bir kişi olduğunu söyleyen İnönü, kendisinin aday olmayacağını da açıklamış oldu. Ama ikinci gün yapılan genel başkanlık seçiminde oy kullanmadı. 65 CHP’li parlamenter fe Paşa’yla birlikte oylamayı boykot edecekti. Bu boykota rağmen 1085 delegenin 1032’sinin oyuyla Ecevit, CHP’nin üçüncü genel başkanı olacaktı. Seçim sonucu delegelerin ve tribünleri dolduran partililerin coşkulu alkışları ve “Halkçı Ecevit” haykırışlarıyla ortaklık yıkılıyordu. Eski genel başkanımız, çok zarif bir hareket yaparak ayağa kalktı. Ceketinin düğmelerini ilikledi ve yeni genel başkanı, politikada bir öğrenci yetiştirdiği Bülent Ecevit’i kutladı.
Paşa’nın Ecevit’e yönelik öğretmenliği Bülent Bey daha Ulus gazetesinde sayfa sekreteri ve dış politika yazarıyken bağlamıştı. Yabancı büyükelçilerin kendisine yaptıkları ziyaretlerde Ecevit’i çağırır, hem çevirmen olarak hem de konuşulanları not alıp kaydetmesi için yanında bulundururdu. Öylelikle bu genç insanın geleceğinde politikaya yatkınlık belirtilerini ilk olarak gören ve değerlendirenin de İsmet İnönü olduğunu söylemek şaşırtıcı sayılmamalıdır.
Ülkenin dört bir yanında esen Karaoğlan rüzgarının şişirdiği yelken, kıran kırana süren kampanyada başarılı çalışmayla CHP’yi doruğa taşımıştır. Kampanyada o zamana kadar parti çalışmalarının dışında kalan Rahşan Ecevit’in de topa girdiği ve genel merkeze ülkede ilk kez bir seçim otobüsü alınmasına önayak olduğu görülecektir.
Ecevit için alana akan kalabalıklar, Şenay’ın “Gel Kardeşim Elini Ver Bana” ve “Hayat Bayram Olsa” adlı şarkılarıyla daha da coşmuştu. Bu politik mesaj içeren mini konser Ecevit’i daha da duygulandırmış olmalıydı. Konuşmasını o coşkuyla sürdürdü. Partilerin bugün yaptıkları seçim mitinglerini izledikçe bizim bu toplantıyla adeta bir Guinness rekoru kırdığımızı düşünürüm. Bu düşüncemin abartılı olmadığını bugünkü kuşaklara inandırmak için mitingin BBC tarafından 45 dakika süren bir televizyon programında verilmiş olduğunu da belirtmeliyim.
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.