Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Özlem Türk Yorumları ve İncelemeleri
Özlem Türk yorumları ve incelemelerini, Özlem Türk kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Özlem Türk puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Kitabı yazan kişinin 16 yaşında olduğunu düşünerek biraz anlayışlı olmak gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta o yaşta biri 640 sayfa roman yazmış ama keşke bekleseymiş. Gidecek daha çok yolu varken değil kendini biraz daha geliştirdikten sonra daha başka romanlar yazsaymış. Kitap eğlenceli, bunu inkar edemem. Gerçekçilikten uzak ama tabi on altı yaşında birinin dünyasında mantıklı olabilir. O zaman karakterler neden 25 ve 21 yaşında ki. Madem ergenlik çağında gibi davranacaklar o zaman yazar 15-16 yaşındakilerin olduğu bir hikaye yazmamış anlamadım. 25 yaşında adamın ne işe gittiği var 21 yaşında kızın ne okula gittiği. Olaylar saçma sebeplere bağlanmış. Bir de 640 sayfadan sonra devamı olduğunu hiç bir şeyin çözülmediğini fark ettiğimde hayal kırıklığı yaşadım. 640 sayfa zaten yeterince fazlaydı.
405 syf.
3/10 puan verdi
Ne okudum dediğim bir kitap daha..
Kesinlikle okumasam da olur diyebileceğim klişe ötesi bir kitap.
Baş karakterin sakar olduğu belirtilmiş ama salak olduğu söylenmemiş. Şımarık, konuşmak için konuşan, ve saçma çıkışlar yapan karakterlere uyuz oluyorum. Kızımız da tam olarak böyle bir karakter.
Her şeye itiraz etmeyi anlarım ama itiraz etme biçimi, konuşma tarzı gerçekten çok iticiydi
Vaktiniz varsa başka kitap okumayı tercih edin. Bazı kitaplar keşke basılmadan kalsa..
Bayan Sakar
Laçin Zenginer’in hikâyesine ortak olmaya ne dersiniz? Ancak dikkatli olun, sakar bir kızla yaşamak hiç kolay değildir. Gelirken ayağınızı yere sağlam basın ki takılmasın... Tabii Laçin'lik hali bu, olur da ayağınız takılacak olursa... Devrim sizi düşmeden tutacak, söz!
UYARI: Bu kitaptaki kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür.
Gerçek kişi ve kurumlarla hiçbir ilgisi yoktur.
Onun kadar trajikomiğiyse daha önce bulunamamıştır.
Peki, o kim mi?
O anlatılmaz, tariflere sığmaz, sadece ve sadece yaşanır!
Bir Laçin Zenginer'i yaşama şerefi de yalnızca Devrim gibi adamlara mahsus kalır.
Bize ise yalnızca onların yaşadıklarına eşlik etmek düşer...Buyurun efendim, önden sakarlar!
Kitabı çok aman aman sevdim diyemem hatta okurken çoğu yerde göz devirdim. Bir kitap ancak bu kadar gereksiz uzatılır ve olayları yarım bırakılırdı. Konusuna geldiğimde yarım kalan yerlere de değineceğim. Yorumlara baktığımda herkes çok sevmişti ama benim için orta karar bir kitaptı. Laçin, kendi düğününden kaçan namı diğer Bayan Sakar' ımız. Kaçtığı otel bir fuhuş otelidir ve şansa aynı odada Devrim Zorlu ile denk gelirler. Polise basılınca da, Devrim Laçin ' in karısı Melis Zorlu olduğunu ve bugün evlendiklerini söyler. Polis evlilik cüzdanlarını getirmelerini ister ilerleyen günlerde. Misal kitap ilerlerken Devrim o otel de ne arıyordu? Sorusu cevapsızdı. Daha sonra sahte evraklar ile Laçin olur Melis. Ve ilerleyen bölümlerde hafıza kaybetme numarası yapar Devrim ve tayfasına. Sayfalar aktıkça hiçbir şekilde Laçin ' in numara yaptığını Devrim' in anlamamasina rağmen, kıza Melis yerine Laçin demektedir. Keşke bir hafızasını kaybetme oyununun hesabı sorulsaydi. Bana göre kitabın en güzel yerleri Laçin ' in gerçek Melis ile atışma bölümleriydi. Kitap sizi yer yer güldürse de bana göre cidden çok boştu. Laçin bildiğiniz ergen. Doğru dürüst konuşma yok sadece atar gider ve laf sokma. Devrim bu kıza aşık oluyor eyvallah ama keşke son sayfalarda kısacık bölüm yerine hissettiği duygulara ve ne ara birşeyler hissetmeye baslanildigina deginilseydi. Kitabın ikincisi çıkacak görünüyor ama hala yok sanırım. İlk kitap beni bu kadar içine çekmemişken ikincisi çıkınca okur muyum muamma. Türü sevenler, yarım şeyler okusam da beni tatmin eder diyorsanız buyurun okuyun efendim.
Kitabın yarısı yanlış anlaşılmayla geçti. Tam diyorum barışacaklar, aha barıştılar bir bakıyorum yine ayrılmışlar. Sonra barıştılar bu sefer de söz, kına, düğün falan. Yazar baya bezdirdi okurken. Ama bitti sonuçta. Okuması sinir bozucu olsa da bittiği için memnunum.
656 syf.
8/10 puan verdi
ÖZLEM TÜRK | ANNEMİN GELİNİ OLUR MUSUN? -1
Okuyalı baya oldu ama tekrar okuyup yorumunu girmek istedim.
Kitaptan kısaca bahsedecek olursam
Yekta ve Aksen baş karakterlerimiz.
Yekta çapkın, ailesinin zengin olmasıyla beraber hiç bir şey kafasını takmayan uçarı bir adam. Ama annesi bu huyundan sinir olduğu için en kısa zaman da helal süt emmiş, ailelerine yakışan bir gelin adayı ister. Yekta'da annesinin bu isteğinden usandığı için tek çare annesinin kriterlerine uymayan bir aday bulmak. Bulduğu kişi de Aksen oluyor.
Aksen ise yaşadığı olaylardan sonra Yekta'nın teklif ettiğini kabul etmek zorunda kalır. Yekta'nın sözünü dinler ve Elçin hanımı deli eder. Ve Aksen ve Yekta'nın birbirine aşık olmasıyla devam eder.
Yazarın anlatımı oldukça basit fakat bu kitabı 16 yaşında yazmış olmasını değerlendirecek olursam o yaşta birine göre yine de güzel bir başarı olduğunu düşünüyorum . Duygu aktarımı gayet güzel sizi hem mizah yönüyle güldürüp yeri geldiğinde ağlatabilen bir kitap. Kitapta beğenmediğim şey şu oldu 20-25 yaş aralığında karakterlerden bahsediyoruz ve okurken ne kadar eğlensem de bu yaşta ki karakterler için oldukça çocuksu tavırlarda geldi kitap bana.Ve kitap oldukça uzatılmış bence. Yani Tek kitapta bitmiş olsadı daha hoş olurdu.
Yine de beğendiğim bir kitap oldu.
Yazarın emeğine kalemine sağlık.
Başarıların devamını dilerim.
