Pişmanlık ve üzüntüydü bu. Umut ve kurtuluştu. Ve adı olmayan bir sürü şey daha. Adları yoktu belki ama ben hepsini ciğerlerimde hissediyor, acı tatlarını alıyordum. Tüm bunları dile getirememenin hüsranı bir anda bir gözyaşı seliyle geldi.
Edebi açıdan yazarın ilk eseri olmasına rağmen oldukça başarılı bir eser niteliği taşıdığını kabul etmekle beraber; anlatım, uslûp ve içerik açısından çok da mükemmel olduğunu söyleyemem.
Gerçek olaylardan ilham alarak günümüz bakış açısıyla yazılmış çok değerli ve çok düşündürücü bir kitap ile selamlıyorum sizi.
Williams’ın romanı iki önemli kaidenin üzerinde yükseliyor. Bu iki kaide çok önemli iki sorudan ibaret.
I. Kelimeler erkekler ve kadınlar için farklı şeyler mi ifade ediyor?
II. Şayet öyleyse onları tanımlama
Güzel bir romandi. Gerçek hikayelerden ilham alınan kitapları oldum olası severek okumuşumdur. Sözlüklerin sıkıciligindan uzak, kendinize daha önce sormadiginiz bir çok soruyu sorgulatacak bir kitap.. genel ataerkil düzenin sözlükleri bile etkilediğini farketmek, kadınlarin hayati başlatan konumunun bu kadar yok sayilmasi beni hem üzdü, hem de cinsimizden bu kadar korkulmasi bir kez daha kadın olmaktan gurur duymamı sagladi.. özellikle ikinci yarısı akarak giden bu gerçeğe yakın kurgu romanı okumanızi şiddetlı tavsiye ederim