Sadri Alışık 5 Nisan 1925 yılında İstanbul'un Beykoz ilçesinde doğdu. Çocukluğundan beri tiyatro ve sinemaya karşı büyük bir ilgisi olan Alışık, İstanbul Erkek Lisesi'nden mezun oldu. Eğitimine Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümünde devam etti. Okul yıllarında birçok tiyatro oyununda yer aldı. 1945 yılında Faruk Kenç'in yönettiği Günahsızlar filmiyle sinemaya ilk girişini yaptı. Özellikle oynadığı Turist Ömer, Ofsayt Osman gibi tiplemelerle hafızlara kazındı. Sadri Alışık genellikle değişen toplumsal değerler içinde güzelliklere tutunan, umut dolu, yaşama sevincini hiç kaybetmeyen, dürüstlüğü ve doğruluğu özleyen karakterleri canlandırdı.
Sinemanın yanı sıra şiir ve resimle de uğraşan Alışık, 500'den fazla filmde rol aldı.İlk evliliğini sinema oyuncusu olan Neriman Esen'le yapan Sadri Alışık, daha sonra Çolpan İlhan'la evlendi. Bu birliktelikten tek çocuğu Kerem Alışık dünyaya geldi. Karaciğer, böbrek ve solunum yetmezliği ile kemik iliği hastalığı nedeniyle tedavi gören Sadri Alışık, 18 Mart 1995 tarihinde İstanbul'da yaşamını yitirdi. Cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi
“İçimde bir yağmur sonbahardan çalınmış
Bir kaç eylül bir de sen senelerin ardında
Tarabya' da bir santur nihavende gömülmüş
Ümitlerim küçülür saçlarımın kırında
Bir kaç yağmur bir de sen senelerin ardında.”
“Hayat demek ölümü beklemek demektir.
Az çok hepimiz denizi, yıldızları, ağaçları, işte falanları filanları göreceğiz. Bir çok şeyin tadına bakacağız sonra da ister istemez "gidiyorum, elveda" şarkısını söyleyeceğiz.
Öyle ise gidenin de kalanın da gönlü hoş olsun.”
Yeşilçamın ölümsüz isimlerinden Sadri Alışık'ın az bilinen tek kitabını büyük merakla okudum. Oyuncunun orta yaş döneminde yazdığı şiirleri içeren kitabın oldukça samimi bir havası var. Sadri Alışık sadece tiyatrocu ve oyuncu değil aynı zaman da ressamlık ve şairlik de yapmış bir isim. Hatta Turist Ömer filmlerinin şarkısını seslendirdiği için
Sadri Alışık
Kitabın ön sözünde Sadri Alışık aynen şöyle yazar kitabı bastırmak istemediğini en son ısrarlara dayanamayıp bastırdığı ve öncesinde de şu cümleleri yazar. "1961 yılıydı. Çolpan; Kenter Tiyatrosu ile kıbrıs Turnesindeydi. Ben İstanbul'un bütün yalnızlaklarını tek başıma yaşıyordum. Özlem'in yanı sıra o güne dek yaşamadığım tanımadığım birtakım duygularla doluydum. Bir gün Çolpan için Çolpan'a bir şeyler yazarken yakaladım kendimi. Bu yazma işinden hoşlandığımı hissettim. Başka şeyler de yazmaya başladım . Sonra baktım yazmayı seviyorum yazdım.Hep yazdım.Hala da yazıyorum.Sonraları yazdıklarıma şiir diyenler oldu. Beğenenler yüreklendirenler oldu. Yayımlamamı hatta kitap yapmamı isteyenler de oldu. Ama Yapmadım..."
Sadri Alışık hislerini resme ve yazıya döken bir insandı bu minvalde doğup büyüdüğü ve öldüğü şehir olan İstanbul hakkında şiirlerini bu kitapta toplamıştır. Hatta zaman zaman isim vererek şehri yönetenlere de siyasi dokundurma yapmıştır İstanbul'u bir bütün olarak ele alan bir şiir kitabı diyebiliriz...