Sami Önal Gönderileri
Sami Önal kitaplarını, Sami Önal sözleri ve alıntılarını, Sami Önal yazarlarını, Sami Önal yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Düşmanın top, tüfek ve kuvvet üstünlüğü ile bize verdirdiği kayıp korkunç kış mevsiminin verdirdiği kaybın onda biri kadardır.
Sayfa 149
Tedbirsizliğin, çılgınlığın kurbanı olan bu masum gençlerin hayatlarını kim ödeyecek, nasıl ödenecek diye içimden düşündüm.
Sayfa 140
Dolaştığım yerlerde can çekişmekte olan birçok yaralıya rastladım. Bunlardan bazıları sönmekte olan bir ateşin başında yatıyor, bazıları çamların dibinde ah of ediyor, bazıları da iki üç kişi bir arada pelerinlerine sarılı bir vaziyette son dakikalarını yaşıyorlardı.
Sayfa 140
Muharebenin gecesi gündüzü, sıcağı, soğuğu, yağmuru, çamuru dikkate alınmaz. Maksat ne ise o yapılır. Bu nedenle fırsat buldukça askeri dinlendirmek esastır.
Sayfa 123
Felaket Başlangıcı Sarıkamış:'(
Hava eksi 15-20 derece, askerin sırt çantalarının ağırlığı 30-35 kg dı. Ağır yükün altında zahmet çeken askerler ter içinde kalıyorlar, dinlenmek için yol kenarlarına oturuyorlardı.
Asıl felaket bu zaman başlıyordu. Aklı başından gitmiş, canından bezmiş, bitkin bu insanlar, tüfekleri bacaklarının arasında yere çömeliyor, öylece donup kalıyor, mübalağa olmasın ama bu görüntüleriyle korkuluk taşlarını andırıyorlardı.
Sayfa 120
Tabur Komutanı'na: "Sancağı canından aziz tutacak, gerekirse bu uğurda canını bile feda edeceksin." dedim. O da "Ona şüphe yok." dedi.
Sayfa 119
Sancağın şerefini korumak, onu düşmana teslim etmemek, bu uğurda ölmek, aldığımız askeri terbiye gereği olduğundan büyük vicdani bir yük altına girmiş bulunuyordum.
Sayfa 119
Asker ne kadar yorgun olursa olsun askerliğin gereği yapılmalıdır.
Sayfa 116
Ah Atalarımız 26 Aralık 1914 Sarıkamış'a Doğru
Kar diz boyu idi. Yeniden yol sökerek ilerleniyordu. Açılan yoldan asker tek kol düzeninde yürümek zorundaydı. Boyuna yokuş çıktık.
Sayfa 114
Askerine kendi çocuğu gibi bakmayan komutan hiçbir iş yapamaz.
Sayfa 106