Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Shelina Janmohamed

Shelina JanmohamedM Nesli yazarı
Yazar
4.5/10
2 Kişi
21
Okunma
0
Beğeni
556
Görüntülenme

Shelina Janmohamed Gönderileri

Shelina Janmohamed kitaplarını, Shelina Janmohamed sözleri ve alıntılarını, Shelina Janmohamed yazarlarını, Shelina Janmohamed yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Ama söyleyecek sözümüz de var."
Doğum oranının özellikle Batılı ülkelere göre daha yüksek olduğu Müslüman toplumların nüfusunun 40 yıl içinde yüzde 70'in üzerinde dünyanın en kalabalık dini topluluğuna dönüşmesi bekleniyor. Hal böyle olunca dünyanın genç nüfusu içinde kayda değer bir oranı teşkil eden Müslüman gençlerin 2050'lerde diğer dinden akranlarına göre çok daha büyük bir nüfus oluşturması mukadder görünüyor. Bu yeni Müslüman neslin hem İslam coğrafyasının hem de diğer ülkelerin toplumsal ve ekonomik hayatını çok açıdan ciddi surette etkileyeceğini öne süren Generation M: Young Muslims Changing the World kitabına göre bu gençler bütün dünyaya özellikle Batı'ya lisan-ı hal ile şöyle haykırıyor: "Biz sizin kafalarınızda oluşturduğunuz klişelerden ibaret değiliz. Biz de herkes gibi yaşıyor ve sıradan şeyler yapıyoruz. Ama söyleyecek sözümüz de var."
Artık dünyaca ünlü markaların bile
Entelektüel ve ekonomik donanımın getirdiği bu özgüven ve bağımsızlığa sahip, tüketimci, dinamik, tutkulu, müşkülpesent ve yaratıcı olarak tanımlanan M Kuşağı, ekonomiyi ve sosyal hayatı da giderek daha fazla şekillendiriyor. Bütün dünyada yaygınlaşmaya başlayan helal gıda ve helal tüketim artık bu nesle göre belirleniyor. İnançlarının gereği olan bu kavramı doğal ve sağlıklı olana yönelme eğilimiyle bağdaştıran bu genç Müslümanlar, aslında helal pazarının bir numaralı hedef kitlesi oldukları gibi aynı zamanda teşvik edicisi konumundalar da. Artık dünyaca ünlü markaların bile tesettür modellerine yönelmesi otuzlu yaşların altındaki bu kuşağın etkinliğinin ve tüketimle barışıklığının bir göstergesi aynı zamanda. Zira son dönemlerde artık ünlü giyim markalarının bile koleksiyonlarında tesettüre uygun tasarımlara yer verirken hitap ettiği başlıca kitleyi bu nesil ve özellikle genç kızlar ve kadınlar oluşturuyor.
Reklam
Moda dergilerinden, sosyal medyaya, Mipsterz ve Haloodies gibi dünya çapında markalara, internetteki helal çöpçatanlık sitelerine kadar M Nesli, dokunduğu her yerde iz bırakıyor. İnanç ve modernliği bünyesinde birleştiren kimliğiyle M Nesli, Batı’nın tüketim toplumunu benimsemiyor, kendi ihtiyaçlarına cevap veren yeni bir tüketim toplumu oluşturuyor.
dünyayı da yumuşak bir şekilde değiştirmeye aday görünüyorlar.
M kuşağının fertlerinin inançları her şeye dokunup etkiliyor ve onlar dünyanın bunu bilmesini istiyor. Onları gayrimüslim akranlarından farklı kılan başlıca özellik olan bu durum aynı zamanda onları şekillendirebilecek tek faktör. Ve onlar bu dünyanın ihtiyaçlarına cevap vermesi konusunda azimliler. Kimliklerinin hem inancı hem de çağdaşlığı kapsadığına inanan bu genç bireyler teknolojiye meraklı ve özgüven sahibiler. Bütün Müslüman gençler bu kategoriye dâhil olmasalar da özellikle eğitimli, çağdaş hayata ve teknolojiye uyumlu, sosyal hayatta belli bir mevkiye gelmiş ya da gelmeye donanımlı, üstelik ekonomik anlamda belli bir refah seviyesini tutturmuş bu nesil, bu yaklaşımla dünyayı da yumuşak bir şekilde değiştirmeye aday görünüyor.
M Kuşağı olarak tabir edilen bu zümrenin tıpkı Batılı ve Hıristiyan ağırlıklı akranları gibi organize ve kurumsallaşmış bir din anlayışına giderek daha mesafeli kaldığını belirtmek gerekiyor. Fert olarak kişiyi ve onun kendine özgü özellik ve ihtiyaçlarını geri plana iten, kurumsallaşmış ve bu nedenle naslar dairesinin ötesinde gelenekler ve içtihatlar açısından da katı kalıplara oturtularak, daha çok bir resmi ideolojiye benzetilmiş din algısına pek de sempatik bakmadıklarını söylemek mümkün. Ancak bunun din ve ahlâktan ya da gelenekten uzaklaşmak anlamına geldiği söylenemez. Tam tersine, eğitimli, kariyerli ve bağımsız bu kuşağın temsilcileri inançlarını daha rahat ifade edebilmek, inançlarına uygun tarzda bir hayatı bir takım otoritelere hesap vermeden yaşayabilmek istiyorlar.
M Kuşağı da denilen bu genç Müslüman nesil, inançları tüm hayatlarını etkilese de bunun yanında dünyayı ve dünyevi olanı da talep etmekten geri kalmıyor. Zaten bunun aksi olması gerektiği yönündeki yaygın görüşün kaynağının kim olduğu meçhul. Gerçekte dinin, insanları dünyevi olandan soyutlayacak ve tamamen ruhbanlaştıracak, ikisi arasında bir çelişki yaşamaya zorlayacak bir tavsiyesi olmadığı kesin.
Reklam
M Kuşağı, son 30 yılda doğmuş Müslüman gençleri tanımlıyor. Dünyanın batısında halen inatla pompalanmaya devam eden 'radikal, siyasi ve tepkisel' Müslüman prototipine karşılık bu genç Müslümanların en belirgin özelliği modern hayatın getirdiklerini ve özellikle nimetlerini reddetmemeleri. Ancak bu tespit, ilk bakışta kolaylıkla kapılabilinecek, modernite ve kapitalizme teslim olmuş konformist bir Müslüman tiplemesinden ibaret değil. Zira demokrasi, insan hakları, medya devrimi, teknoloji patlaması, bilişim çağı, bireysel özgürlükler, sosyal medya gibi kavramların tam anlamıyla yaşanmasa bile ciddi şekilde etkilediği ve yerleşik kalıpları zorladığı bir zamanda ve zeminde doğan, büyüyen bu nesil, düşünüldüğünün ve dış görünüşün aksine, çağın nimetlerinden yararlanmak uğruna inanca dayalı kimliğini feda etmek eğiliminden çok uzak görünüyor. Olumsuz tesirleriyle karşılaşmaya devam etse de hem Batılı hem de Doğulu önyargıları hiç mi hiç kâle almaz görünen bu yeni neslin başat eğilimlerinden birini şu fikir oluşturuyor: "İnançlı olmak, evrensel değerleri benimsemek ve modern bir hayat sürmek pekâlâ mümkün. Bunlar arasında bir tezat olmak zorunda değil."
M nesli/Kuşağı
Gerçekte dinin, insanları dünyevi olandan soyutlayacak ve tamamen ruhbanlaştıracak, ikisi arasında bir çelişki yaşamaya zorlayacak bir tavsiyesi olmadığı kesin. Kendilerini dindar ve muhafazakâr addeden aşırılıkçı ve tepkisel bazı kesimlerle, modern hayat havariliğini din haline getiren bazılarının önyargılı düşünceleri dışında böyle bir tezat ve çelişkiyi vazeden bir din yok ortada... Bu yeni nesle göre "Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalışın" tavsiyesinde bulunan bir Peygamberin vazettiği dinin böyle bir tezat öngörmediğini kolaylıkla söylemek mümkün. Dolayısıyla onların herkes gibi kariyer yapmak, alışveriş merkezlerinde gezmek, fast-food restoranlarında mönü seçmek, dağ yürüyüşü turlarına katılmak, sergi ve konserlerde boy göstermek, sivil toplum kuruluşları ve davalar için aktivizmde bulunmak, tatil beldelerinde hayatın tadını çıkarmak, teknolojinin en yeni ürünlerini kullanmak, en havalı üniversitelerde birkaç alanda mastır yapmak, lüks kafelerde sohbet etmek, marka giyinmek, dünyanın seçkin kültür ve turizm bölgelerini gezmek, pahalı ve son moda hobiler edinmek, her görüş ve inançtan kitabı okumak, farklı kültürlere ilgi duymak ve bunlarla ilgili deneyimler yaşamak ya da selfi çekmek nev'inden moda eğilimleri sıradanlaştırmak gibi şeylerle hiç ama hiçbir sorunları yok. Olmasını da istemiyorlar.
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Wow..... [Hayatı reddetmeyen Müslümanlar]
Klişeleri kıran yeni Müslüman nesil: Savulun M kuşağı geliyor! Son 50 yılın nesilleri doğdukları dönemlere göre X, Y, Z Kuşağı gibi isimlerle tanımlanıyor. Nesillerin doğduğu ve büyüdüğü dönemleri esas alan bu sınıflandırmaya bir yenisinin daha eklenmesi öneriliyor: M Kuşağı… Son 30- 35 yılda zuhur eden, dünyanın geleceğini şekillendirebilecek
M Nesli
M NesliShelina Janmohamed · Kaknüs Yayınları · 201822 okunma
Tüketilen her ürün bir taviz gerektiriyor.
"Modern hayatın en iyisini istiyorlar ama İslami ilkelere uygun bir şekilde. kısıtlama olarak görülen şeyler yaratıcılık patlamasına yol açıyor. İngiliz helal et hazır yemek şirketi ieats foods, M Nesli'nin sevdiği şeylari "helalleştirdiğini" gösteriyor.."
Reklam
"Mekke Kola'nın üzerinde "Aptalca içmeyin, kendinizi adayarak için." yazıyordu. İki ay içinde 2 milyondan fazla 1.5 litrelik şişe satıldı ve 16 milyon şişelik sipariş alındı. Ümmet Kola ve Zemzem Kola gibi diğer markalarda peşi sıra geldi. İsimlerinden anlaşıldığı gibi bunlar Coca Cola'nın kopyalarıydı hatta tatlarıda benziyordu. Bu ürünleri almak tatla ilgili değildi, satın almanın bir kimliğin işareti olmasıydı.."
"İnançlarını modernliği dönüştürecek bir araç olarak görüyorlar. İnançlarından yola çıkarak liderliğin, sosyal yapının, tüketimin ve iletişimin kurallarını yeniden yazmak istiyorlar.."
Gündelik hayattaki cihat, insan başarı peşinde koşarken kendi inancına sadık kalması anlamında geliyor
Sayfa 52
Kitapçı raflarında 'baskı gören' ve sonra 'kurtarılan' Müslüman kadınlarla ilgili hikayeleri görmekten bıkmıştım... Ve bunların hiçbiri benim hikayem değildi."
Kaknüs Yayınları