Srila Roy Sözleri ve Alıntıları
Srila Roy sözleri ve alıntılarını, Srila Roy kitap alıntılarını, Srila Roy en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Boşanmadan dolayı alında damga diye bir şey yoktur.Eğer olsaydı birçok Marwari erkeği de bu damgayı taşırdı.
Sayfa 99 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Ne kadar güzel anlatmış.
Feminist veya kadıncı gruplar cinsiyet baskısına inanıyor. Biz inanmıyoruz. Biz sınıf baskısına inanıyoruz. Bizim gibi baskı gören erkekler de mevcut. Fakat kadınların durumunda toplumsal baskının biraz daha fazla olduğu doğru, çünkü toplumun bir kesimi olarak, sınıfı değil, kadınlar geri kalmış. Aile ve toplumun erkek egemen olduğu doğrudur. Ben bunu baskı olarak değil egemenlik olarak adlandırmayı tercih ediyorum.
Sayfa 98 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Kayınları ona sürekli, bu topluluk için boşanmanın "alında büyük çirkin bir damga" anlamına geldiğini ve yeniden evlenemeyeceğini söylüyor ve onu bununla korkutmaya çalışıyorlardı.(Boşanmak isteyen bir kadın için söylenmiştir)
Sayfa 99 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Hiç kuşkusuz köklü örgütler; kadına yönelik şiddet, kadınların politik temsili ya da ekonomik açıdan güçlendirilmesi gibi "geleneksel" meselelere yoğunlaştılar çünkü bu alanların hiçbirinde henüz eşitliğe ulaşılmış değil.
Sayfa 127 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
En gevşek formel yapıya sahip örgütler, köylerde faaliyet gösteren "Mahila Samity"ler, yani kadın birlikleri. Bu birlikler, yoksul kadınlara yardım ve eğitim olanakları sunmak, çeşitli toplumsal ve kültürel etkinlikler gerçekleştirmek üzere kuruluyorlar. Bunların temel hedefi, kadınların çeşitli hizmetlerden, parasal desteklerden, eğitimlerden , hatta buğday veya pirinç şeklindeki yardımlardan yararlanmalarını sağlamak.
Sayfa 114 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Dünya çapında seks işçisi, feminist ve lezbiyen, gey, biseksüel, transeksüel ve queer(LGBTQ) hareketleri arasında oluşturulan ittifaklar, seks işçilerinin sadece ve öncelikle biyolojik kadınlar olduğuna dair algılarda değişime sebep oluyor.
Sayfa 41Kitabı okudu
1970 sonları ve 1980'li yıllar boyunca askeri diktatörlerce dayatılan İslam dini, 1991'den itibaren ana merkeziyetçi partinin (Awami League ve Bangladesh Nationalist Party - Avami Ligası ve Bangladeş Milliyetçi Partisi) İslamcı partilerle birlikte hükümet kurmak üzere gerçekleştirdiği açık ve gizli ittifaklar, feministler açısından politik aktörlerle dine yönelik mücadeleleri yükseltmeyi zorlaştırmıştır. 1980'lerde ve 1990'lı yıllar başında, toplumsal cinsiyetle kalkınma gündemlerine ve bu gündemler için çalışan politik oyunculara düşmanca muhalefet açısından İslamcı partilerin oynadığı rol, kadın örgütleri arasında sorun- esaslı koalisyon ve dayanışma hareketlerinin gelişmesine, STK'larınsa yaygınlaşmasına katkı sundu.
Sayfa 111 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Neden
Fakat neden orta sınıftan genç kadınlara sığır muamelesi yapılıyor ve her akşam karanlıktan önce toplanıyorlar?
Sayfa 153 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Kadınlara yönelik dinsel buyruklara kuvvetle karşı çıkıyor, dinsel liderlerin, cinsel taciz ve sömürü de dahil olmak üzere çeşitli biçimlerde iktidarı kötüye kullanılmasından korkuyorlardı; cinsel taciz ve sömürünün yaygın bir gerçeklik olduğunu söylediler.
Sayfa 226 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Sessiz kalmayın...
Mart 2011'de orta sınıftan genç bir kadın, Yeni Delhi metrosunda fiziksel ve sözlü tacize maruz kalmıştır. Arkadaşı Rosalyn D'mello ve D'mello'nun ev arkadaşı Malini Kochupillai, kadının olayla ilgili anlatımı karşısında dehşete düşmüştür. Kadın yardım için bağırırken yolcular başlarını başka tarafa çevirmekle kalmamış (hatta bazıları ona sessiz kalmasını söylemiş), polis görevlileri de yasal şikayet bildirmeye yanaşmamış.
Sayfa 148 - Güldünya Yayınları- 1.basım: Aralık 2014Kitabı okudu
Brahmin erkeklerini ve onların ahlaki kınama yasalarını ayrı tutarsak,[Katherine] Mayo da Hindistan'daki kadınların evrensel olarak ezildiğinde ısrar ederek üst ya da alt kasttan kadınlar arasında ayrım yapmayı reddetti. Hepsinden daha şok edici olan ise: Hindu dininin gelenekleriyle fuhuşu ilişkilendirmesi oldu, nitekim iktidarsız erkeklerle evli olan üst-kasttan kadınların rahipler tarafından hamile bırakılmak üzere tapınaklara gönderildiğini, genç kızların devadasis (bunları fahişeler olarak tercüme ediyor) olarak rahiplerin vesayetine verildiğini ve Hindistanlı dulların "pek de nadir olmayan şekilde" fuhuşa düştüğünü ileri sürdü.
Sayfa 43Kitabı okudu