Stella Adler (10 Şubat 1901 – 21 Aralık 1992)[1] ABD'li kadın oyuncu, ve ülkesinin en önde gelen oyunculuk öğretmenlerinden biri.[2] New York City'de ünlü Yahudi Adler ailesinin bir ferdi olarak dünyaya geldi. Stella Adler, oyunculuk sanatında Konstantin Stanislavski'den ders alan tek Amerikalı oyuncudur. Marlon Brando, Robert De Niro gibi birçok ünlü aktörün ilk oyunculuk ögretmenidir. 1926 ve 1952 yılları arası Broadway'de sıkça sahne aldı. Sadece üç sinema filminde rol aldı ve bunlardan birisi 1941 yapımı Shadow of the Thin Man`dir. Günümüzde Los Angeles'ta bir oyunculuk akademisi bulunmaktadır.
Tiyatro bireysel ve toplumsal sorunları ele alan bir sanat dalı olduğundan kitabın içerdiği konular sahnenin sınırlarını aşıyor; insanın köklerinden kopması, değerlerini kaybetmesi ve bunların psikolojisine yansıması gibi konularla ilgili oldukça kıymetli görüşler var.
Tiyatro sanatında oyuncunun ağırlığının azaldığı görüşü üzerinde durularak oyuncunun tekrar "büyük" olması ile ilgili fikirler, tecrübeler aktarılmış. Stella Adler'e göre oyuncu sahne koşullarını ne kadar dikkate alarak ve ne kadar bilerek oynarsa o kadar başarılı olur; bu bağlamda bir aristokratı, bir rahibi, bir askeri veya bir köylüyü oynayan "iyi" bir oyuncunun oynadığı karakterin tarihsel değerini, geçirdiği değişimleri bilmesi gerek. Kıyafet, beden kullanımı, ses kullanımı gibi konularla ilgili detaylara girilerek bunların önemi üzerinde durulmuş ki bu kısımlar kendimizle ilgili, günlük hayatta kurduğumuz ilişkilerle ilgili farkındalık yaratacak bilgiler içeriyor.
Makineleşmiş bir şekilde, süratle, belleksiz yaşıyoruz. Bu bağlamda farkındalık yaratacak bir kaynak olmuş. İki kere ikinin dört etiğini kim bilmez ki? Bu sözü söylerken insanlık tarihinin tümünü göz önünde bulundurursak basmakalıp konuşmaların ötesine geçebiliriz. Stella Adler kitabın her sayfasına sanata, insana ve topluma dair derin gözlemlerini, bilgi birikimlerini nakşetmiş. Büyük bir ilgiyle okudum. Bir ara kendimi saf ışığa bakıyormuş gibi hissettim. Kanımca, sadece tiyatro sanatı ile ilgilenenlerin değil herkesin okuyabileceği bir kaynak.
Her oyuncunun hiç vakit kaybetmeden, kendini keşfedebilmesi için mutlaka okunacak kitaplar arasında olması gereken bir kitap. Bir başucu kitabı. Deneyimlerinden yola çıkarak, öğrencileriyle işledikleri dersleri kapsayan her oyuncunun yolunu aydınlatıp rehber olacak bir kitap.
Bizlerde hayat sanatının aktörleri değilmiyiz? Hayat bir sanat gibi yaşanmalı. Kendimizin olduğunu iddia ettiğimiz karakteri ne kadar icra ede biliyoruz? Aktörlük sanatı bilmeyen insan kendi rolünü yaşayamaz ki. Yaşamda önemli bir kahraman olmak, yaşamın bir sanat gibi olması istiyorsan, bu kitabı okumalısın. Burada hayat sahneye indirgeniliyor. Hayat daha büyük tiyatro oysa, anlayana. Bakıyorum herkez ona verilen rolden gayet memnun. Kitab okunmamış hiç))