Sonsuzluk bilinci ve işaretleri dünyasal yanlışlıkları silebilr. Dünyadaki korku ancak uzak dünyaların ışıltısıyla alt edilebilir. Bilincimizi onu gezegen sınırları dışına taşıyabilecek kavramlara yöneltmeliyiz. Bilgiyi saran sisi, sonsuzluk ışığıyla silebiliriz.
Atomların çoğu yok olur ve onların kütlesi başka, daha güçlü kütlelere dahil olur ve onların kütlesi başka, daha güçlü kütlelere dahil olur. Yavaş hareket edenler er ya da geç yok olurlar. Diğerleri de hızlarından ötürü hayatta kalırlar.
Mutlak, Sonsuzluk'tur; bu nedenle ona ilişkin her türlü yargı O'nu sınırlamaktan ibaret olacaktır. Sonsuzluğun görkemi ve güzelliği bizim sınırlı düşüncelerimize ve terimlerimize asla sığmaz ve dile gerilemeyen olarak kalır.
Parabrahman ya da Mutlak bütün efsanelerde yalnızca felsefi bir kavram olarak ele alınır; Kozmos'un varoluşunu ve yok oluşunu belirleyen ilke, yasa olarak gösterilir.
Ama din görevlileri bu felsefi kavramı kişiselleştirerek, onu 'Bir Tanrı', 'Yeryüzünün ve Cennetin Yaratıcısı' gibi düşüncelere dönüştürmüşlerdir. Böyle olunca da bu yüce kavram, Evren'in Efendisi tanrı biçimini almıştır. Ve bu insanı tanrıya belli bir kişilik atfetmiştir: O kızan, cezalandıran, ödüllendiren bir Efendi olup çıkmıştır. Kendisine kurbanlar vererek ve görevlilerine bağışlar yaparak ikna edilen bir tanrı! Oysa kadim efsaneler böyle bir tanrıyı tanımazlar.
Ortalama insan iradesi bile mikrokozmosa örnek oluşturabilir. İnsan iradesinin birimini en yüksek gerilimiyle ele alırsak bir gezegeni yaratmak için gerekli irade gücünü anlayabiliriz.
Inanilmaz güzel bir kitap henüz yarısındayim ama mutlaka okumaniz gereken bir kitap olduğunu söyleye bilirim içinde atlantis mısır piramitler her şey her şey var