Tahir Uluç

9.6/10
9 Kişi
29
Okunma
4
Beğeni
2.359
Görüntülenme

Hakkında

1994 yılında Ceyhan-İmam Hatip Lisesi'nden, 1999 yılında Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nden mezun oldu. 2001 yılında Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı Tasavvuf Bili Dalı’nda yüksek lisansını, 2005 yılında aynı enstitünün Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı İslam Felsefesi Bilim Dalı’nda “İbn Arabî’de Mistik Sembolizm” adlı tezi ile doktorasını tamamladı. 2011 yılında doçent, 2017 yılında profesör oldu.
Tam adı:
Prof. Dr. Tahir Uluç
Unvan:
Türk Akademisyen, İslam Felsefecisi, Yazar

Okurlar

4 okur beğendi.
29 okur okudu.
1 okur okuyor.
26 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Reklam
Kazvinî'ye göre aynadaki görüntülerin bir gerçekliği yoktur.
İnanma ilk safhada kimi dinî inançları farklı adanmışlık seviyelerinde benimsemek olarak kendini dışa vurmakta, bir sonraki aşamada başkalarını o inanca çağırmak gelmekte ve son aşamada zıt inançlarla mücadele ve çatışma ortaya çıkmaktadır.
...insanların tabiatlarıyla baş başa bırakılmaları, yani dinden mahrum edilmeleri, insanlığın sırf yok olmak için yaratılmış olması demektir, ki bu gayesizlik anlamında hikmetsizliktir. Bu da Tanrı için söz konusu olamaz. O halde Tanrı insanlara peygamber ve din göndermelidir.
Düşünmek ve bilmek, zihinde var olan bilgileri belli bir sıraya göze dizerek zihinde var olmayan bilgilere ulaşmaktır.
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
10/10 puan verdi
İbni Arabi'nin Sembolünün Kavramsal Çerçevesi
İbni Arabi'nin Sembolünün Kavramsal Çerçevesi * * * Muhyiddîn İbn Arabî, düşünmek, yazmak ve tecrübe etmek eylemlerini yaşamı boyunca göstermiş, kendisine has bir kişilik oluşturarak, herkesin nazarını üstüne çekmiştir. İlmî genişliği, tasavvufî derinliği, fikrî keskinliği, hayal gücünün enginliği ve edebî dehası ile İbn Arabî, İslam tasavvuf
İbn Arabi'de Sembolizm
İbn Arabi'de SembolizmTahir Uluç · İnsan Yayınları · 201511 okunma
299 syf.
·
Puan vermedi
Eser, İslam Felsefesinde ön plana çıkan İbn Sina'nın epistemoloji ve ontoloji anlayışına Sühreverdi'nin yönelttiği eleştirileri içermekte. Ne kadar büyük olarak addedilirse edilsin her düşünürün ortaya koyduğu teorilerin çok çeşitli biçimlerde tenkide tabi tutulabileceğinin güzel bir örneği bu eser. İlk etapta makul gibi görünen pek çok anlayış ve teoriye karşı daha dikkatli olunması ve insanlar tarafından ortaya konmuş anlayışlara "her şeyin teorisi" muamelesi yapılmaması gerektiğine dair düşünceyi kuvvetlendirmekte. Bununla beraber eserde, Sühreverdi'nin yaptığı eleştirilerde hakkaniyetli olduğu ve ortaya koyduğu İşraki felsefenin kimi yerlerde İbn Sina'nın teorileriyle paralel olduğu ve İşraki felsefenin de tam olarak izah edemediği bazı noktalar olduğu vurgulanmış.
Sühreverdi’nin İbn Sina Eleştirisi
Sühreverdi’nin İbn Sina EleştirisiTahir Uluç · İnsan Yayınları · 20125 okunma