Hakkında
Toplum ve Bilim, Birikim Yayınları bünyesinde 1977 yılından beri, yılda dört sayı çıkaran, üç aylık toplum bilimleri dergisi. Dergi Türkiye'de yayınlanan akademik dergilerin yeterli olmadığı düşüncesiyle yayın hayatına başlamıştır. Toplum ve Bilim, 1980 öncesinde Osmanlı tarihi ve toplum düzeni tartışmalarının ana mecrası olmuştu. 1985 sonrasında, tarih tartışmalarına yine yer verirken, özellikle modernleşme sürecine eleştirel yaklaşımları gündeme getirdi. 1988-1993 döneminde, yöntem tartışmalarından kadın araştırmalarına, kentsel yapıya, ekonomi-politiğe uzanan çok geniş bir konu yelpazesinde, zengin bir makale kataloğu sundu. 1993’ten itibaren, her sayısında belirli bir konuya odaklanarak dosya düzeni izleyen derginin genel yayın yönetmenliğini Tanıl Bora üstlenmiştir.
Doğum:
1977
Okurlar
27 okur beğendi.
28 okur okudu.
3 okur okuyor.
27 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Derginin Sayıları
Toplum ve Bilim - Sayı: 101
9/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 144
9/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 106
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 110
10/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 111
10/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 12
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 11
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 17
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 9/10
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 6/7
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 5
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 4
0/10
Toplum ve Bilim -Sayı: 28
0/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 29/30
10/10
Toplum ve Bilim - Sayı: 23
0/10
Sözler ve Alıntılar
Leminal alanlar hem tekinsiz, belirsiz , güvensizdirler hem de yapı dışı olmaları nedeniyle özgürleştirici bir potansiyeli barındırırlar.
..
Kaçakçılık, sınır insanlarının 'hak' olarak gördüğü genellikle aile ekonomisine katkı olarak kabul edilen asıl olarak da her iki devletin koyduğu kuralları ve yasaklamaları yok saymak anlamına gelen "legal" kabul edilen "illegal" aktivitelerdir.
Sayfa 87Kitabı okudu
Nehrin Öteki Yakası: Yerevan'ın Işıkları ve Bagaranda Bir Kadın
Sınır, mekânı ortadan ikiye ayırdığı gibi tarihi de ikiye ayırmıştı. Zaman, şimdiki zamanla geçmiş arasında takılıp kalmış gibiydi. Boşlukta salınıp duruyordu.
Sayfa 214Kitabı okudu
Erkek ya da "erkekleşmiş" mühendisler, kadınların kullanacağı teknolojileri tasarlarken, o teknolojiyi kullanacak kadınları da "tasarlarlar". Tasarım, reklamlardaki toplumsal cinsiyet imgeleriyle beraber, kullanıcıya bazı toplumsal cinsiyet rolleri dayatır: Makyaj yapan kadın sürücü, teknolojiyle yaratıcı bir ilişki kurma yeteneğinden yoksun kadın sekreter ya da yemeği daha lezzetli pişirmesi, çamaşırları daha beyaz yıkaması gereken ev hanımı gibi.
Sayfa 139 - Toplum ve Bilim Dergisi - 101 (Güz 2004)Kitabı okudu
Buna ne denir?..
"Bu tartışmanın ana ekseni, başka bir ' din/medeniyet' dünyasını benimsemenin sınır ve koşullarıydı. Biz bu sürece ' modern dünyanın yükselişi ' veya daha doğru bir tabirle ' modernleşen Batı'nın güç kazanması ' diyoruz, ancak o dönemde Batı dünyası halen Hristiyan dünya (diyâr-ı küffar,yani kâfirlerin diyarı), Osmanlı imparatorluğu ise dâr-ül- İslam(İslâm'ın evi) olarak algılanıyordu. Bu koşullar altında, bir yandan önce askeri, sonra idari alanda güçlenmek için Batı'yı güçlü kılan değişimlerin benimsenmesi kabul ediliyor ve uygulanıyor, diğer taraftan bunun ' kâfirlerin dünyası ' nın topyekûn benimsenmesi anlamına gelmemesi gerekiyordu. "
Kapitalist toplum aynı zamanda yarattığı -ihtiyaçlarında zengin- insanın kendini gerçekleştirmesini sınırlar. Çünkü bu toplumda üretimin amacı gelişen ihtiyaçların karşılanması değil, artık değer üretimidir.
Ayşe Trak-İhtiyaçlar Üzerine
Sayfa 13Kitabı okudu
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
