‘Yoldaş, siz Nâzım Hikmet misiniz?’ diye sordu bana. ‘Evet,’ dedim. Bu sefer: ‘Kimin evleneceğini,’ sordu. ‘Ben,’ deyince de kederle:
‘Aman, Hikmet yoldaş, onca yıl hapiste yattığınızı okumuştum. Mahpusluktan bıkmadınız mı?’ demesin mi?
‘Alışmışım bir kere kardeş. Ne yaparsın işte, alışkanlık!’ dedim.”