Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Victoria Rowe Holbrook

Victoria Rowe HolbrookAşkın Okunmaz Kıyıları yazarı
Yazar
Çevirmen
8.8/10
15 Kişi
45
Okunma
2
Beğeni
1.252
Görüntülenme

Victoria Rowe Holbrook Gönderileri

Victoria Rowe Holbrook kitaplarını, Victoria Rowe Holbrook sözleri ve alıntılarını, Victoria Rowe Holbrook yazarlarını, Victoria Rowe Holbrook yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslâm tarihinin ilk yüzyıllarında, İslâm dinine girenlerin pek çoğu Arapça konuşmuyordu. Bu yüzden ibadetlerini Kur'an'ın kendi dillerine aktarılmış çevirileriyle yapıp yapamayacakları konusunda bir tartışma ortaya çıktı. Ebu Hanife daha sonra fikrini değiştirmekle birlikte ibadetlerini kendi dillerinde yapmaları gerektiğini hükmetti.
Sayfa 185
Şiir Allah'ın kanıtıdır
İslam öncesi cahiliye devri Arapları şiirleriyle o denli gururlanırlardı ki, onları yeni bir dinin meşruluğuna inandırmanın en iyi yolu, eşsiz bir şiirsel performans ortaya koymaktı.
Reklam
Atatürk'ün, İstanbul'u İngiliz işgalinden kurtarmağa ve yayılmacı Yunan istilasını yüz geri etmeğe yetecek kadar güçlü bir ulus bilinci uyandırmakta gösterdiği deha, Türkiye'nin bugünkü güçlü konumunun en önemli nedenlerinden biridir.
Gibb, Tarih'indeki en şık cümlelerden birini Hüsn ü Aşk için yazmıştır: "Romantik Çağın basitlik ve küstahlıkları arasında ortaya çıkan, zamanın ötesindeki bu şiir, kuru ve sıcak bir çöldeki saf ve görkemli bir zambak gibidir"
Sayfa 210 - Elias John Wilkinson Gibb (3 Haziran 1857 - 5 Aralık 1901)
Türk edebi moderni eski bir estetik özerklik geleneğini reddederek tanımladı kendisini. Oysa Avrupa ve Amerikan eleştirel kuramı, modernizmi kapitalist koşullarda özerk bir estetiğinin icadı olarak tanımlamaktaydı.
Sayfa 204
Galib'in argümanları temelde estetikle ilgiliydi, ama dinamik ve eleştirel duruşu Selim'in politik alandaki duruşunu tamamlıyordu: Tüm çağlar ve tüm insanlar hakikate ulaşmak bakımından eşittir; yitirilmiş bir bütünlük, bir altın çağ yoktur.
Sayfa 200
Reklam
Cuma namazlarından sonra yapılan Osmanlı Mesnevi okumaları kurumu modern araştırmacıların gözünden kaçmıştır. Bu, Kuran okunması ya da haftalık vaazın uyandırabildiğinden daha fazla kişisel ve felsefi tartışmalara neden olmaktadır.
Sayfa 198
Hüsn eylediler o duhtere âd Ferzend-i güzine Aşk-ı nâ-şâd Hüsne dedi sonra kimi Leyla Şirin dedi kimi kimi Azra Mecnun kodı kimi Aşk içün âd Vâmık dedi kimi kimi Ferhâd Sonra o lûgat olub diger-gun Leyla dedi Aşk'a Hüsn'e Mecnun (Şeyh Galib) [O kıza Hüsün adını verdiler; o seçilmiş oğlana da şad olmayan Aşk adını taktılar. Sonra Hüsn'e kimisi Leyla dedi, kimisi Şirin, kimisi de Azra. Kimisi Aşk'ın adını Mecnun kodu, kimisi Vâmık, kimisi de Ferhad. Sonra o söz bir başka tarza döküldü; Aşk'a Leyla dediler, Hüsn'e Mecnun.)
Sayfa 111
"Ortadoğu" bir zamanlar Osmanlı İmparatorluğu olan şey için kullanılan bir örtmecedir; Osmanlı batısını yok sayan bir örtmece .
Sayfa 12
39 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.