Vilhelm Ludwig Peter Thomsen ya da Vilhelm Thomsen Danimarkalı dilbilimci ve Türkolojist. Dancada Vilhelm olarak yazılmasına karşın Türkçe pek çok kitap ve çalışmada adı Wilhelm olarak geçmektedir.
Bilgisiz kağanlar, gevşek kağanlar tahta çıkmış, subayları bilgisiz imiş, gevşek imiş. Beyleri ve halkı hak tanımaz olduğu için, Çin halkı (tatlı dilli, çekici?) ve (kurnaz?) olduğu için, küçük kardeşlerle ağabeyler birbirleri aleyhine gizlice düzen kurdukları için, bey geçinenlerle halktan geçinenler birbirlerine düştükleri için Türk halkı kendi imparatorluğunun dağılmasına, kendine kağan seçtiği kağanının da yok olmasına yol açmış. Beylerin oğulları Çin halkına köle olmuş, öz kızları da onların cariyesi olmuş. Türk beyleri Türk unvanını bırakmış, Çin soylularının unvanlarını alarak Çin hakanına boyun eğmişler ve elli yıl boyunca işlerini güçlerini ona adamışlar.
..... toplam otuz beş sefere çıktık ve yirmi üç kez savaştık. Devletlileri devletsiz bıraktık, dizlilere diz çöktürdük, başlılara baş eğdirdik. Türgeş kağanı biz Türklerdendi, benim halkımdandı.
Täñri küč birtük-üčün aqañym-qayan süsi böritäg ärmiš, jaýysý qoitäg ärmiš.
Täñri güç verdiği için babamın ordusu kurt gibi imiş, düşmanları da koyun gibi imiş.
Özä-kök täñri asra jayýz jir qylynduqda ikin-ara kisi oyly qylýnmys. Kisi oylýnda özä äčüm-apam bumyn-qayan istämi-qayan olurmys. Olurypan türk budunyn ilin törüsin tuta birmis , iti birmis. Tört buluń qop jaýy-ärmis, sü-süläpän tört bulundaqy budunyý qop-almys, qop-baz qylmýs, bašlíýyý jükündürmis, tizligig sökürmis.
Yukarıda mavi gök, aşağıda kara toprak yaratıldığında, ikisi arasında insan oğulları yaratılmış. İnsanoğullarının üzerinde atalarım Bumin Kağan ve İstemi Kağan yücelmişler. Üstat olduktan sonra, Türk halkının imparatorluğunu ve kurumlarını yönetmişler. Dünyanın dört bucağında çok düşmanları varmış, ama ordu ile sefere çıkıp dünyanın dört bacağındaki çok halkı köle etmişler, yola getirmişler, onlara baş eğitmişler, diz çöktürmüşler.
II. Göktürklere ait yazıtların günümüz Türkçesine çevirisi. Fazlasıyla zor bir çeviri olmasına rağmen gayet anlaşılır seviyede. Göründüğünden çok daha kısa, bir çırpıda bitiyor. Türklerin kendileriyle bu kadar savaşmış olması acıklı. Değerli bir kitap, okunmalı.