Volkan Gümüş

Volkan GümüşAgnostisizm author
Author
7.5/10
135 People
822
Reads
10
Likes
4,944
Views

Volkan Gümüş Quotes

You can find Volkan Gümüş quotes, Volkan Gümüş book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"Onlar ve bizler olarak ayıran"
Dawkins'e göre insanlığa karşı suç niteliği taşıyan dinler, savaşlar, cinayetler ve terörün ortaya çıkmasında ana etkendir. Çünkü bu dinler insanları onlar ve biz olarak ikiye ayırmaktadır. Kısaca tarihteki en kışkırtıcı düşman etiketleme unsuru dinlerdir.
Bir agnostik şöyle düşünür: "Ben nefes aldığımı, düşündüğümü, yaşadığımı ya da bu kâğıdın beyaz olduğunu biliyorum. Ama Tanrı böyle bir bilme biçimiyle bilinemez. Benim de başka bir bilme biçimim olmadığına göre Tanrı'yı bilemem.
Reklam
Bu dünya olası dünyaların en iyisi olabilirdi, tabii içinde din olmasaydı.
Sayfa 59 - John AdamsKitabı okudu
Agnostik Ateizm
Agnostik ateistler, herhangi bir tanrıya ve tanrısallığa inanmadıkları için hem ateist, aynı zamanda kessin olarak herhangi bir tanrının var olup olmadığını bildiklerini iddia etmedikleri için de agnostiktir.
Russel Tanrı-alem münasebeti konusunda Tanrı ile alem ve insan arasında herhangi bir münasebetin bulunmadığını öne sürmüştür. O Tanrı'nın yokluğunu öne sürmediğini ve en azından Tanrı'nın yokluğunun ispatınamayacağını kabul ettiğinden dolayı felsefi açıdan ve filozof olarak kendini agnostik ama sıradan bir insan olarak Tanrı'ya inanması söz konusu olduğunda ise ateist olduğunu belirtmiştir.
Acı evrenseldir; ancak özgürleşmek için acı ile nasıl başa çıkılacağı bilinirse, sonsuz değildir.
Reklam
Agnostik terimini ilk olarak ortaya atan kişi İngiliz biyolog ve düşünür Thomas Huxley'dir.
Evrenin ve inancın temeline Tanrı'yı koymanın yanlış olduğundan hareketle felsefi bir inanç zemini oluşturmaya çalışan maddecilik, duyumculuk ve evrimcilik ateizmin doğuşuna ve gelişimine vesile olan üç önemli girişimdir. Maddecilik evrenin yalnızca maddeden müteşekkil olduğunu, bütün güçlerin ve yaşamın bu maddenin çeşitli form ve bileşenlerinden ibaret olduğunu savunur. Duyumculuk özellikle inançlarımıza temel teşkil eden düşüncelerimizin harici herhangi bir kaynaktan değil de bizzat duyumlarımızdan geldiğini ileri sürer. Dolayısıyla Tanrı inancının gerçekte bir karşılığı yoktur. Evrim inancı ise doğadaki düzen ve işleyişin doğanın kendi evrimi vasıtasıyla gerçekleştiğini, bu anlamda teistik inancın iddia ettiği gibi düzeni temin eden bir tanrıdan söz edilemeyeceğini savunur.
Şinto, tanrıların yolu anlamına gelip Japon halkına ait animist ve şamanist bir inanç biçimidir. Animisttir, çünkü Şintoizm doğa ruhlarına yani kamilere değer verir. Buna göre, canlı ve cansız her şeyin bir koruyucu ruhu vardır. Ve şamanisttir, çünkü kamilerle iletişim kurma görevini üstlenmiş olan şamanlar vardır.
Budist inancına göre hayat, ne ilk ne de sondur. Ölüm yoktur; o mutlak bir son değildir. Ölüm, ruhun bir bedenden ikinci bedene geçmesidir, yani yeni bir hayat suretine girmesidir.
Reklam
Okuduklarına uygun eylem yapmadıkça, okumak neye yarar?
Faşist devlet biçimi, idaresi altındaki tüm bireylerin hayatlarına, inançlarına ve ruhlarına belirli bir şekil vermek amacıyla toplumdaki farklı sesleri bastırmıştır. Bu süreçte açık şiddet ve teröre başvuran faşist devletin, şiddeti normalleştirdiği ve "doğal durum" haline getirdiği söylenebilir.
İnkâr edilemez. Edilebilemez.
O, dinin sakıncalarından bahsederken ilk olarak tutuculuğu öne sürer. Dinin tutucu bireylerin meydana gelmesine neden olduğunu söyleyerek, bu kişilerin bilgiye karşı oldukları gibi değişime ve gelişime de engel oldukları dolayısıyla teorik ve pratik olarak bilimsel faaliyetlerin önünde engel teşkil ettiklerini öner sürer. Dawkins için dinin sakıncalarından bir tanesi de dini mutlakçılık ve bağnazlıktır. Şöyle ki dinlerinin mutlak hakikat olduğunu savunanların karşısında özgür iradesiyle hareket edenler din değiştirdiklerinde veya dini inançlara ters bir ifadede bulunduklarında cezalandırılmayla karşılamaktadır. Cinayet üzerinden ayrımcılıklar ve cinsel tercihlerdeki farklılıklara karşı koyulan tepki ona göre dinlerin sakıncalarından bir diğeridir.
Marx'a göre;
Merkezinde Tanrı kavramı olan din, halkın afyonu ve uyuşturucusudur.
Nasıl ki büyük okyanusların bir tadı varsa, tuz tadı, bu öğretinin de bir tadı vardır: Özgür kalmanın tadı.
966 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.