Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yannis Kordatos

Yannis KordatosBizans'ın Son Günleri yazarı
Yazar
7.1/10
11 Kişi
63
Okunma
1
Beğeni
1.026
Görüntülenme

Yannis Kordatos Sözleri ve Alıntıları

Yannis Kordatos sözleri ve alıntılarını, Yannis Kordatos kitap alıntılarını, Yannis Kordatos en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kitleler afyonlaşmış gibiydi.
Sayfa 24 - Alkım yayınevi
Son yaklaşıyordu. Yönetici sınıf ve halk bunu anlamaya başladı. Ancak sadece sonuçları görüyorlardı. Siyasi ve ekonomik çöküntünün sebeplerini araştırıp çözümler üreten yoktu.
Reklam
İstanbul'un Fethi sırasında Bizans'ın düşüncesi
"Şehre Latin serpuşu yerine Türk sarığı hâkim olsun, daha iyi" diyordu. Halk galeyana gelmişti.
Dini çatışmalar, günümüz koşullarında, izahı zor olaylardır.
Sayfa 35 - Alkım yayınevi
Gerçekte artık Bizansta devlet değil, sadece gölgesi kalmıştı. Bin yıllık geçmişi sayesinde belki birkaç yıl daha ayakta kalabilecekti.
Sayfa 32 - Alkım yayınevi
Türkler kadınlara saygılıydı. Bu da çok önemli bir noktadır.
Reklam
Özellikle 10. yüzyılda, antikçağ Yunan felsefesini temel alan ay­dın hareketi, geniş halk kitlelerine hiçbir etki yapma­dı. Bu hareket, aristokrat sınıfın manevi tatminini sağ­layacak bir eylem olmaktan ileri gidemedi. Bunun başlıca nedeni, Helen uygarlığını yeniden diriltmeye çalışan aydınların, eserlerini halkın anlamadığı antikçağ Yunancasıyla yazmalarıdır.
Kutsal İncil ve ortaçağda mucizeler ve kehanetler üzerine kurulu gelenekler, rahiplerin hayal gücünü kuvvetlendiriyor, onlar da bunu kullanarak yaşadığı sefalete gökten yardım bekleyen yoksul köylüleri uyuşturarak avutuyorlardı.
Hıristiyanlık, antikçağ dönemine ait her şeyi yok etmeyi ilke edindi ve resmî ideolojilerle politikayı belirleyen, din oldu.
Küçük toprak mülkiyeti feodalite çölünde adeta bir vaha gibiydi.
Sayfa 18 - Alkım yayınevi
Reklam
Macaristan'da, yaşlı bir Bizanslı alimin yaptığı ke­hanet ise her şeye tuz biber ekiyordu. Bu kehanete gö­re, Bizans Türklerin eline düşüp İstanbul yerle bir edi­lirse, Rumlar iyi gün göreceklerdi.
Bizans İmparatorluğu'nda Ticaret ve Sanayi: Bizans İmparatorluğu, 10. yüzyıla kadar sürekli olarak büyümektedir. 10. yüzyılda Bizans, dünyanın en zengin devletidir. Bu, yönetici sınıfın çok iyi olmasından kaynaklanmıyordu. Sebebi bambaşkaydı. İm­paratorluğun konumu, onu, büyük bir ekonomik ve siyasî güce sahipmiş gibi gösteriyordu. Tarım
Bazen bir rahip rüyasında bir aziz gördüğünü söylerdi; aziz ona manastır yakınındaki toprakların mutlaka kiliseye bağışlanması gerektiğini bildirmişti. Cahil ve dindar köylüleri bu denli büyük sahtekârlıklarla kandırıp, arazilerini ele geçiriyorlardı.
Bizans'ın Çöküş Tarihi, daha çok, imparatorluğun feodal sisteminin tarihidir. Bizans'ın içindeki düşmanları, dış düşmanlarından çok daha tehlikeliydi. Bu iç düşmanlar da yönetici sınıftı. Tekfurlar, siyasal, askeri yöneticiler ve kilise, Bizans'ın çöküşünün baş sorumlularıydı.
Patrik Theoliptos, 1519'da Yavuz Sultan Selim'in kiliseleri yıkarak Hıristiyanları zorla Müslüman yap­mayı kararlaştırdığını duyunca, saraya koştu. Patrik, padişahın bu kararının, Kuran-ı Kerim'e ve şehrin teslim olmasıyla ilgili anlaşmaya karşı olduğunu bil­dirdi.Padişahımız eğer izin verirlerse İstanbul'un fethiyle il­gili
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.