8 Şubat 1986’da Ankara’da doğdu. 2004′te mezun olduğu VKV Koç Özel Lisesi’nin ardından Bilkent Üniversitesi’nde Elektrik ve Elektronik Mühendisliği okudu. Eğitimini Bocconi Üniversitesi’nde International Marketing Management yüksek lisansı ile tamamladı. Henüz Bocconi’de okurken yaptığı Facebook projesi ile Milano’da Frankie Morello’ya kabul edilip, dijital pazarlama asistanı olarak çalışmaya başladı. Dolce & Gabbana’da dijital PR ve stratejik marketing uzmanı olarak çalıştıktan sonra Milano’da Ermenegildo Zegna grubunda markanın global sosyal medya stratejilerinden ve bu stratejilerin farklı pazarlar için lokalizasyonundan sorumlu görevi yürüttü. Şu anda Gucci WW Sosyal Medya Stratejisti olarak görev yapıyor. Yiğit Turhan aynı zamanda ‘Gecenin Çocukları’ isimli korku kitabıyla Xasiork Yayınevi’nden birincilik ödülü aldı.
Bu eseri okuduktan sonra çocuklara, defne ağaçlarına ve aşureye bakış açınız tamamen değişecek bunu garanti ediyorum. Eser Korku - Gerilim türü olarak geçiyor bence içerisine Psikolojide eklenmeli çünkü eseri bitirseniz de etkisinden uzun bir süre çıkamıyorsunuz.
Uzun zamandır Türk bir yazardan bu kadar güçlü bir eser okumamıştım beklentimin çok çok üstündeydi. Farklı olayların bu kadar iyi bir şekilde birbirine bağlanmasını gerçekten hiç beklemiyordum bu yüzden yazarımızı çok takdir ettim bu konuda oldukça başarılı.
Korku – Gerilim - Psikoloji türlerini okumayı seviyorsanız bu eseri mutlaka kütüphanenize ekleyin derim…
Öncelikle enteresan bir kitap olduğunu belirtmek istiyorum. Daha önce hiç bu türde bir kitap okumamıştım. Defne ağaçları ve aşure artık benim için farklı bir yerdeler. Onlara çok baya çok farklı gözle bakıyorum artık. Doğru olmadığını bilseniz bile tüyleriniz ürperiyor satırları okurken. Bu arada kitap küçükler için uygun değildir. İçinde kesinlikle cinlerle alakalı bir şey yok emin olabilirsiniz. Ama bunlar olmadan bile yazar çok güzel bir korku/gerilim ve gizem romanı yazmış. İki olayı birbirine çok güzel bir şekilde bağlamış yazar. Hem Yunan mitolojisini hem de Nuh tufanını görüyoruz. Yunan mitolojisinde Daphne Apollon'dan kaçarken topraktan yardım ister ve defne ağacına dönüşür. Nuh tufanında ise gemi sular çekildiğinde Ağrı dağı'nın zirvesinde kalır. İşte tüyler ürpertici olaylar buraya dayanıyor. İblis tam o sırada dünyaya 'Kadük' leri salıyor. O gün bugündür de onlara iyi davranılmıyor. Ve bir gün intikam almak için yemin ediyorlar. Ta ki baş karakter kızımız Leman iki Kadük evlat edinene ve onlara sevgi gösterene kadar.
Sonunu çok sevemedim sanki devamı varmış gibi bitti. Aceleye gelmiş gibiydi. Ayrıca kadının sadece çocuk doğurmakla mükellef olduğu yargısınıda pek sevemedim. Zaten kitap toplumsal baskıları da ele alıyor. Olayların gidişatı bağlandığı noktalar çok enteresandı. Gerçekle masalın harmanlanmış hali. Günümüzden Nuh tufanına bir yolculuk yapıyorsunuz. Konusu farklı olan bir kitap okumak isteyenlere tavsiye ediyorum.
KadükYiğit Turhan · Okuyan Us Yayınları · 201562 okunma
Okumamış olmayı dilediğim bi kitap daha.. kitaba başlamışken yarım bırakmayıp bitirmek gibi bi alışkanlığım var o yüzden okuyup bitirdim. Anlamıyorum kitap tasarımı çok iyiyken kitabın konusunun karakterlerinin havada kalmasını. Çocuklar ve ağaçlar nasıl kötü olurdu diye düşünüp yazılmış ama kesinlikle olmamış.
KadükYiğit Turhan · Okuyan Us Yayınları · 201562 okunma